Anketin kasaya getirisi

Siyasetle yatıp kalktığımız bu günlerde, sabah kahvaltısında aday adaylarının isim listesi, öğle ve akşam yemeklerinde ise siyasetin ilk 18 ismi üzerinde tartışıp, karnımızı doyuruyoruz.

Bu çalışmalar sırasında, ülkemizde olmadık işlere imza atılmasının görülmesi ise farklı bir dünyanın varlığını işaret ediyor.

Aday adayları, önce kendilerini beğendirmek ve sonrasında aday olabilmek adına çalışıp didiniyorlar. Aday adaylarının adaylık mertebesine yükselebilmesi için bir takım çalışmalar yapması gerekiyor. Bu çalışmalar için önce halk oylaması, sonra tanınması, sonra da genel merkez nezdinde “bu adam iyi adamdır” şeklinde yönlendirme yapılabilmesi için bir takım işlemlerin yapılması gerekiyor.

Bunların başında anket geliyor.

Aday adaylarına tanıtım, pazarlama ve her türlü hizmet için yardımcı olan kuruluşlar var. Danışmanlar var. Bazıları bu işi çok öteye götürmüşler. Anket işini de aradan çıkarıveriyorlar.

Ama nasıl?

Aynı kişilerle çalışan adaylar hep ön planlara çıkarılıyor. “Halk böyle istiyor” şeklinde anketler düzenleniyor.

Ama, bu anketlerin pek çoğu düzmece gibi gözleniyor.

Nedeni, aynı firmaya adaylık tanıtımı işini veren aday adayları, her ne hikmetse anketlerde hep liste başlarını kapıyorlar. Bu aday adayları arasında da verdikleri paralara göre sıralamanın değişim gösterdiği dair dedikodular var.

Liste başlarına yakın çıkmak isteyen aday adaylarının verdikleri paralarla, ikinci kısımda, üçüncü kısımda yer almak isteyenlerin verdikleri paralar arasında değişim göze çarpıyormuş.

Ben, bu bilgileri , bana veren aday adaylarıyla yaptığım konuşmalarda öğrendim. Bursa genelinde, Türkiye genelinde anket yapan bu firmalar, aday adaylarını anladığım kadarıyla epey iyi söğüşlüyorlarmış.

“Hamamı giren terler” misali, milletvekili olabilmeyi kafalarına koyup, bu yola cesaretle çıkanların bazılarının, kendilerini ön planda tutabilmek adına, bir takım fırsatçılara para kazandırması gibi olaylara tanık oluyoruz.

Anketler için para pul harcayanların çok yakın zamanda suküt’u hayale uğramaları mümkün. Nedeni, şöyle söyleyeyim, AK Parti genel merkezi anketlere büyük önem veren bir parti. Bu parti, kendisinin yıllardır çalıştığı anket firmalarıyla bu işi yapıyor. Onlara güveniyor. O anket firmalarının aday adaylarıyla birebir ilişkilere girdikleri belirlenmesi halinde, yaptığı anketler kabul edilmiyor ve paraları ödenmiyor.

Ama, yerel bazı anket firmaları, (burada isim vermiyorum, kendilerini çok iyi tanıyorlar.) aday adaylarına, “biz sizi genel merkez nezdinde ön planda göstereceğiz” sözleriyle kandırıp, hiçbir işe yaramayan düzmece anketlerle paralarını aldıklarını duyduk.

Yazık, günah.

İnsanlar, cesaretle ve istekle böyle bir yola çıkmışlar. Hangi parti olursa olsun, hangi siyasi kurum olursa olsun, hangi milletvekili aday adayı olursa olsun, böyle sıkıntılı işlerle uğraşıp, aday adaylarının içinde bulundukları durumdan ve fırsatlardan istifa etmenin vicdansızlık olduğunu iyi biliyoruz.

Tabi, buradaki sıkıntı, sadece aday adaylarıyla ilgili değil, aday adaylarını bu durumla karşı karşıya bırakan siyasi kurumlarının da hataları var. Böylesi firmalara inanıp, elde edilen sonuçları parayla satın alınan sonuçlar olduğunun bilinmesine rağmen, kamuoyu önünde paylaşılmasına izin vermeleri. Bence bu durum çok acı.

Hiçbir siyasi kurum, paralı anketlere bakıp kendi başarısından söz edemez. Çünkü, gerçek anket, seçim günü sandıklar açıldığında ortaya çıkıyor.

Seçim öncesinde ise, fırsatçılar, aday adaylarının durumlarını para kazanma aracı olarak görenler, ceplerine para indirmenin hesabını yapıyorlar.

Benim nacizane tavsiyem şu. Aday adayları, anket yaptırıp kendilerini liste başı göstermeyi bir kenara bıraksınlar. Çünkü, siyasi partilerin temsilcileri, bu anketleri hiç mi hiç dikkate almıyorlar. Onlar, kendi yaptırdıkları anketlerin sonuçlarına bakıyorlar. Onlar, “kim milletvekili olsun?” sorusunu kime soracaklarını çok iyi biliyorlar.

Onlar, “bu aday adayları arasından kimi milletvekili olarak görmek istiyorsunuz?” sorularını kime soracaklarını çok iyi biliyorlar.

Öyle, masa başında oturup, kim fazla para verdi ise o kişinin liste başı veya o kişinin halk tarafından en çok tanınan milletvekili adayı olduğunu gösteren anketlere itibar etmeyin. Boşu boşuna paranız gider.

Zaten bu anket işinin nasıl yapıldığını bilmeyen siyasi parti yok.

Hepsi, anketlerin nasıl yapıldığını ve parayı verenin düdüğü nasıl çaldığını çok iyi biliyor.