SON DAKİKA
Hava Durumu

Bursa halkı beton mezar istemiyor

Atalarımızın ve insanlığın en büyük isteği “dünyada mekan, ahirette iman” mantığıyla hareket edilmesidir. Bunun amaçı, ailelerin kendi evlerinde kendilerince bir yaşam çizgisi içinde mutlu, mesut yaşabilmeleridir. Çünkü, evi barkı olmayanları

Haber Giriş Tarihi: 09.02.2015 09:53
Haber Güncellenme Tarihi: 09.02.2015 09:53
Kaynak: Haber Merkezi
https://bursadameydan.com/

Atalarımızın ve insanlığın en büyük isteği “dünyada mekan, ahirette iman” mantığıyla hareket edilmesidir.

Bunun amaçı, ailelerin kendi evlerinde kendilerince bir yaşam çizgisi içinde mutlu, mesut yaşabilmeleridir. Çünkü, evi barkı olmayanların, kiralarda sürünenlerin, ellerindeki paralar bitince, kapı önüne konulmasıyla ilgili pek çok haberi yazıyoruz. Pek çok olayla da karşılaşıyoruz. Emanet malı olan, o malı çabuk kaybeder. Bir başka deyişle, emanet ata binen çabuk aşağı iner.

Bunun için ev çok önemli. Türkiye’de 1970’li yıllardan itibaren apartman kültürü, köylerden konut sayısı daha fazla olan site kültürü yaygınlaşmaya başladı. Nedeni, nüfus artış oranları, göçler, ailelerin parçalanması, çekirdek aile yapısı ile yeni yaşam alanlarına ihtiyaç duyulması bunun en önemli etkenleri oldu. İşyerleri bile, apartman şeklinde inşa edilen işhanlarına taşındı.

Bu değişim ve gelişim, çağdaş ve modern yaşamın yanı sıra komşuluk ilişkilerini bozdu. Aile bağlarının dört duvar arasında kilitlenmesine yol açtı.

Birde, ülkemizdeki inşaat sektörü konut ve işyeri ihtiyaçı nedeniyle en büyük sektör haline geldi. Ekonominin lokomotifi oldu. Bir inşaat başladığında, çivi satan nalburdan, kum çakıl satan depoculara, tuğlacılara, kireç ve boya satanlara kadar pek çok sektör ekonomik alanda canlandı. İş güç sahibi oldu.

Tabi, çok katlı yapılaşma beraberinde pek çok tehlikeyi de getirdi. İnşaat sektörü temsilcileri yüksek katkı binalar için birbirleriyle yarışa girdiler. Bazıları, aldıkları ruhsatlarla yetinmeyip 3-5 kat daha ilave kaçak inşaatlarla imar yasalarını hiçe sayan uygulamalara imza attılar. Hatta, hala bu kaçak ve imara aykırı yapılaşmalarda inat ediyorlar.

Tabi, inşaat sektörünün gelişmesi, beraberinde yerel yönetimlerde de inşaatçıların söz sahibi olmasına, hatta yerel yönetim belediye başkanlığı ve meclis üyelikleri için müteahhitlerin birbirleriyle kıran kırana pazarlık etmelerine sahne olan olayları yaşadık. Yaşıyoruz. Sektörde, işini doğru dürüst yapanlar var elbette. Ama, bizim Bursa dahil pek çok iş yapan inşaatçılar, bir metre fazla inşaat yapmak için bile belediye meclislerinde neler yaptıklarına tanık olmak bizleri üzüyor.

İnşaat sektörünün gelişmesi, ekonomik güç kazanması, kişiye özel imar planı uygulamalarına yol açtı. Açıyor.

Birde, yapılan o inşaatlarda, sağlıksız malzeme kullanımı, en ufak bir olayda, sarsılmada, depremle yıkılıp, yerle bir olması ve içinde bulunanların canlarını kaybetmesi, mallarından olması, tehlikenin büyüklüğünü gözler önüne serdi. Her ne kadar önlem alındığı söylense de hala sallapati inşaat yapanlar var. Denetim eksikliği var. Siyasi kayırmalar var. Siyasi rant var. Kamu çıkarlarının bir takım kişilerin lehine kullanımına yönelik özel imar planlamaları var.

Bütün bunları kimse inkar etmiyor. Edemiyor. Çünkü, yola çıktığımızda, hangi binanın hangi kişilerce, hangi imar uygulamasına tabi tutulup, kimler tarafından hangi çıkarlar uğruna kimlere ne gibi imar rantları verildiği, inşaatların başlamasıyla, binaların yükselmesiyle gözler önüne seriliyor.

Ülkemizde, 1999 Körfez depremi ile daha sonraki Van depremi sonrasında kentsel dönüşüm söylemleri arttı. Eski-yeni yapı ayrımı başladı. Bina fiyatları ona göre şekillendi.

Peki, halkın kentsel dönüşümle ilgili düşüncesi nedir?

Bursalıların yüksek katlı binalarla ilgili ne kadar?

Bursa halkı beton mezar olarak nitelendirilen çok katlı yapılaşma istiyor mu?

Bu konuda, BETİMAR Araştırma’nın 1-5 Şubat 2015 tarihleri arasında Bursa’da 1.465 kişi üzerinde yaptığı Kentsel Dönüşüm Beklentileri Anketi’nin sonuçları açıklandı. Anketin Bursa’nın 17 ilçesinde yapıldığını kaydeden Betimar Araştırma Şirketi Genel Müdürü Gürkan Duman, yapılan araştırmalarda vatandaşların yüzde 79’unun Bursa’nın depreme hazırlıklı olmadığını düşündüğünü söyledi.

Bursalıların yüzde 25’inin kentsel dönüşüm kavramı ile ilgili bilgisi olduğunu ifade eden Duman, vatandaşların yüzde 76’sının kentsel dönüşüme olumlu baktığını dile getirerek, gerçekleşecek dönüşümde, halkın yüzde 65’inin gökdelenler değil 5 katlı bina yapılmasını istediğini belirtti.

Bu sonuçlara baktığımızda, önce belediyelerin ve imar komisyonu üyelerinin, sonra da müteahhitlerin yüksek katlı yapılaşma inadından vaz geçmesi gerekiyor galiba….

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.