Çırak Hamdi’nin bakış açısı

Ülkemizin önemli işadamları ve yatırımcıları arasında yer alan ve daha çok hava ulaşımında yaptığı hizmetleriyle, yani havalimanı inşa edip işletmesiyle tanınan AKFEN Holding ve TAV Holding’in yönetim kurulu başkanı Hamdi Akın’ın başarı hikayesi ve yeni yatırımcılara verdiği önemli mesajları dinledim.

Uludağ Üniversitesi tarafından “Bursa’da sivil toplum kurumları arası diyalogun geliştirilmesi” konusu bilimsel araştırma projesi kapsamında Bursa’ya geldi Hamdi Akın. Yanında sağ kolum diye tanıttığı kızı Selin Akın’la beraber.

“Bursa Markalaşma yolunda bir adım daha, İş hayatında yeni projeler üretmek ve inovasyon” konulu bir konferans verdi.

Konferansı Rektör danışmanı ve Sivil Toplum Kurumları arası diyalogun geliştirilmesi projesinin yürütücüsü Prof. Dr. Melek Tüz ve ekibi hazırladı.

Bursa’nın seçkin konukları ve STK yöneticileriyle beraber bende Yeşil Bursam Derneği başkanı olarak konferansa katıldım.

Melek Hoca, sivil toplum kurumları ve kamu kurumları ile karar vericiler arasındaki ilişkilere dikkat çeken bir konuşma yaptı. Uludağ Üniversitesi rektörü Prof. Dr. Kamil Dilek ise, üniversite ile halkın buluşmasında çok önemli bir imkan sağlayan diyalog projesi sayesinde, pek çok bilimsel veriler elde ettiklerini açıkladı.

Büyükşehir Belediye Başkan vekili Abdülkadir Karlık ise, yerel yönetimler ile, üniversiteler, bilim adamları ve STK yöneticilerinin bir araya gelerek fikir ve proje üretmesinin önemine değindi.

Vali Yardımcısı Ahmet Hamdi Usta, tecr8übe paylaşımının önemine vurgu yaparak, Bursa’da bilim insanları ile işadamları, STK ve kamu yönetimi arasında kurulan köprünün pek çok hizmete ışık tuttuğunu ifade etti. Usta, Hamdi Akın’ın babasının Bursalı olduğunu belirtti.

Günün kahramanı ise işadamı Hamdi Akın idi.

Vali yardımcısı Ahmet Hamdi Usta ile aynı ismi taşıdığını belirten Hamdi Akın, “Usta Hamdi’den sonra söz sırası çırak Hamdi’ye geldi” sözleriyle konferansına başladı.

Babasının Bulgaristan’ın Ruscuk kentinden Bursa’ya göç edip Gürsu ilçesine yerleşen bir aile olduğunu, kendisinin ise Kayseri’de dünyaya geldiğini eğitim hayatını ise İstanbul ve Ankara’da tamamladığını hatırlatan Hamdi Akın, pek çok konuda bilgiler verdi.

İş yaşantısında hiçbir zaman kendi imkanlarından küçük olan birisiyle ortaklık yapmadığını, hep kendisinin küçük ortak, paydaşlarının ise büyük sermaye gurupları olduğuna dikkat çeken Hamdi Akın, başarı için dersine iyi çalışmak gerektiğini, rakiplerin hareketlerini iyi kontrol etmek gerektiğine dikkat çekti.

Ülkemizde havalimanları işletmesiyle ilgili olarak yeni uygulamalarda başı çeken TAV Holding’in başarı grafiğini örneklerle anlatan Akın, “bizler hizmet sektöründe çalışıyoruz. Ben, inşaat sektöründe iken, Antalya havalimanının genişletilmesi ihalesini almıştım. Dönemin başbakanı rahmetli Turgut Özal açılışa geldi. Sonra, Antalya’ya yeni bir havalimanı yapılmasını istediklerini söyledi. Bend6e yeni bir iş bulduğum için sevinmiştim. Ama, işin yap-işlet-devret modeliyle olacağını söyledi. Bu model yabancı idi. Bende ilk kez sayın Özal’dan duydum. Sonra, görüşmeler yaptık. Ama, Antalya Havalimanı işi bana nasip olmadı. İstanbul Atatürk Havalimanı ihalesi ise bize kısmetmiş. Yap-işlet-devret modelinde bizler Antalya için hazırlık yaparken çok deneyim kazandık. Sonra, İstanbul için ihaleye girerken, son dakikada süreyle ilgili bir operasyon yaptım. 3 yıl 9 ay gibi sürede amorti etmesini hesaplamıştık. Bizim teklifte 10 gün kısaltmaya gittim. 3 yıl 8 ay 20 gün süreli teklif verdim. 12 firma katılmıştı. Benden başka iki firma daha 3 yıl 9 ay teklif vermişler. Sanırım onlarda hesabı kitabı iyi yapmışlar. Ama, 10 günlük son dakika kısaltması ihaleyi kazanmamıza yol açtı. Bu konu çok önemli. Karar verme ve uygulama ile netice alma çok önemli. İşte inovasyon bu. Dikkat ve değişim” diye konuştu.

İhale dosyasındaki 10 günlük süre nedeniyle işi kaybeden firmaların temsilcileri ise kendi aralarında konuşurken “nereden çıktı bu 10 gün?” diye sormuşlar.

Tabi, konu her ne kadar işadamının yaşantısı, başarı öyküsü ve gençlere yönelik öğütleri olsa da bizim kafamızdaki sorular hep havalimanları ve işletmeleriyle ilgili oldu.

Yenişehir Havalimanı ile sorular soruldu. Akın, “Bursa için Yenişehir Havalimanı yanlış bir tercih “dedi.

Sonra, Yunuseli Havalimanı ile ilgili soruyu ben sordum. Cevap vermek istemedi. Konuyla ilgili detaylı bilgisinin bulunmadığını söyledi.

Ama, Bursa’nın yeni havalimanı için Körfezi, belki de Gemlik’i hedef gösterdi. Bunun için İstanbul, İzmit, Kocaeli, Yalova Bursa ve Balıkesir’in de içinde yer alacağı bölgesel planlama gerektiğini söyledi. Yani, her kentin kendi planlarını değil de bölgesel kalkınma öncelikli planların yapılmasını, ülkemiz için, özellikle de Marmara için Ulaşım master ve turizm master planlarının ortak hazırlanmasını önerdi.

Hızlı tren ile havacılık sektörleri arasındaki farkın sorulması üzerine ise, “bu tercih meselesidir. İsteyen istediği ulaşım aracını kullanır” cevabını verdi.

Herhangi bir hizmetin yapılabilmesi için talep olması gerektiğini, yatırım içinde müşterinin hazır olması gerektiğine belirten Akın, “ulaşımda müşteri varsa, talep varsa yatırım olur. Uçakla yolculuk edenlerin sayısı yükseldikçe havalimanı ihtiyacı doğuyor. Hızlı trene ilgi olursa hızlı tren yatırımı yapılıyor. Yeterli müşteri varsa. Para kazanma görüntüsü varsa yatırım yapılmaması için engel yok. Ama, sırf siyasi neden ve tercihlerle yatırım yapılırsa, durum atıl hizmet olarak geri dönüyor” sözleriyle ülkemizdeki acı gerçeğinde altını çizmiş oldu.