Kentsel dönüşüme İMSİAD müjdesi

Yarın seçim var.

Sandık başına gidip, ülkemizi 4 yıl yönetecek, bizlere hükmedecek ve dünya ile Türkiye arasındaki ilişkileri düzenleyecek olan iktidarı seçeceğiz.

Kullanacağımız oylarla yeni parlamento oluşacak. Sonra, iktidar belirlenecek. Sonra, hükümet kurulacak. Sonra hükümet programı okunacak. Sonra, hükümet için okunan programla ilgili güven oylaması yapılacak.

Sonra, hükümet iş başı yapıp çalışmalara başlayacak.

Buraya kadar olacaklar, belli. Anayasa’da yazılı. Kanunlarımızda yazılı. Seçme ve Seçilmeyi düzenleyen yasalarda yazılı olanlar.

Türkiye bir kez daha demokratik sınava tabi tutulacak. Genel seçimler yapılacak. Milletvekillerimiz seçilecek. Peki, bu seçimlerle ilgili olarak siyasi partilerin halktan nasıl oy istediklerine bakıldığında, hemen hepsinin söylemlerinin aynı olduğunu görebiliyoruz. Siyasetçilerimiz oy uğruna, halkımızın cebindeki paralara, hazine kaynaklarına, devletin kasasına gözlerini dikmişler. Bol keseden vaatlerle oy oranlarını yükseltmenin telaşı peşindeler.

Bugüne kadar her şey söylendi. Liderler konuştu. Adaylar konuştu. Parti yöneticileri konuştu. Partilere gönül vermiş olanlar konuştu. Seçim araçları, caddeleri gezdi, sokakları dolaştı.

Velhasıl kelam, her belirli sürenin bitişi olduğu için sona gelindi. Ülkemizde, 24. Dönem TBMM görevini tamamladı. 8 Haziran’dan, pazartesi gününden itibaren yepyeni bir TBMM oluşacak. 25. dönem olarak hizmet verecek olan vekiller, yarın sandıklar açıldığında, halkımızın kullandığı oylar sayılıp, tercihlerin ortaya çıkmasıyla belirginleşecek.

Halkın iradesi seçimlere yansıyacak ve ülke yönetimine etki edecek.

Demokrasi bu. Ama, vekil adayları belirlenirken de, adaylar açıklandığında da, seçim yarışı başladığında da hep yazdığım gibi, adayların tespitleri pek çok siyasi parti için lider sultasında olduğu için, sandıklara yansıyacak olan tercihler, adayların şahsi oyları olmayıp, partinin ve halkın siyasi oluşumlara verecekleri desteklerin göstergesi olacak.

Seçim sonuçları bugünden ülkemize, milletimize hayırlı olsun.

Sevinen olacak. Üzülen olacak. Bakanlıklara veda edenler olacak. Vekil seçilenler gülecek. Belki bakan olacaklar sevinecekler.

Yine de sayılı günleri yaşayacağız. Gün gelecek, onlarında liderlikleri, vekillikleri, bakanlıkları bitecek.

Tıpkı dün olduğu gibi.

Yarın olacaklar gibi.

Bizler yaşadığımız ülkemizi, vatanımızı, kentimizi gelecek nesillere daha fazla yaşanılabilir bir kent olarak teslim edebilme uğruna çalışıp duracağız. Uyarılarımızı yapacağız. Siyasi eleştirilerimizi yapacağız. Halkın konuştuklarını gündeme taşıyıp, belki siyasetçilerimizi, belki bürokratları belki de karar verici konumlarda olanları uyarmak için eleştiriler yapacağız.

Bu bizim görevimiz.

Bursa’da senelerdir tartışılan ve özellikle benim sürekli gündemde tutmaya çalıştığım bir kent dönüşüm bilmecesi var. Yıldırım’da 7 mahalle için planlar yapıldı. Mahkeme iptal etti. Planlar için belli kişilere ödenen ve kamuoyunda çok tartışılan paralar belediyeye zarar yazıldı. Şimdi aynı kişiler Gemlik için plan yapmaya çalışıyorlarmış. Bursa’yı buradan uyarıyorum. Gemlik’i uyarıyorum. Bu kişiler, kent güzelliği için, kentin geleceği için değil, rantiye için plan yapmakla tanınıyorlar. Ne yeşil alanları, ne doğal güzellikleri nede halkı düşünüyorlar. Dikkat edin. Yarın öbür gün bu kişilere yaptırıp tonlarca para verdiğimiz bu memleketin tüyü bitmemiş insanlarımızın paralarının hesabı sizden sorulabilir.

Osmangazi Sıcaksu ve çevresi için yeni düzenlemeler yaptı. Belki de bu plan Bursa’nın gelecek yüz yılına damga vurabilecek şekilde düzenlendi. Ticari ekonomik, sosyal ve kültürel zenginliklerimiz, özellikle termal zenginliğimizin değerlendirilmesi için bu plan büyük bir fırsat. Büyükşehir Belediyesi’nin tabakhaneler bölgesi olan Sırameşeler için yıllar önce yaptığı plan hala uygulamaya geçirilmedi.

Bursa’da kentsel dönüşüm bekleyen pek çok mahalle var. İnsanlarımız kalitesi düşük binalarda, dayanıklılığı olmadığı kamu görevlilerince belirlenmiş yapılarda oturmak zorunda kalıyorlar. Bu yüzden, Bursa sermayesinin harekete geçmesi için çalışmalar yapılması gerekiyor. Yapılmalı. Zaman boşa harcanıyor. Yeni tarlalar, tarım alanları, araziler amaç dışına çıkarılıp imara açılması yerine, mevcut imar alanları ve bina stoklarının kentsel dönüşüme yönelik çalışmalar yapılması daha iyi değil midir?

Bu alanda, her sektöre ekmek var. İş var.

Bursa İnşaat Müteahhitleri, Sanayicileri ve İşadamları Derneği yönetimi bu konuda uzun süredir çalışma yapıyordu. Geçtiğimiz hafta toplanmışlar. Bursa Kentsel Dönüşüm şirketini kurma kararı almışlar.

Hayırlı olsun. Seçim öncesi Bursa adına çok sevindirici bir karar. Bursa’nın sermayesi, Bursa’nın kentsel dönüşümüne katkı sağlayacak olması, Bursa’nın rantının da Bursa’da kalacağı anlamına gelmektedir.

Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, göreve geldiği günden itibaren bu söylemini tekrarlıyor. Bursa sermayesinin güç birliği oluşturması bence çok güzel bir adım. Umarım arkası gelir.