SON DAKİKA
Hava Durumu

OKULDAŞIM KUBİLAY

Yazının Giriş Tarihi: 23.12.2020 09:55
Yazının Güncellenme Tarihi: 23.12.2020 09:55

Yıl; 1966..
Çok heyecanlıyım, orta okula başlayacağım.
Karşımda tarihi, görkemli bir bina; Bursa Çelebi Mehmet Orta Okulu.. Okul bahçesinde ilk dikkatimi çeken O’nun büstü oldu; ‘Devrim Şehidi M. Fehmi Kubilay’
Öğrendim ki; O’nun okulunda öğretim göreceğim.
Kubilay, 19 Ağustos 1906’da ‘Bursa Hamidiye Medrese-yi Muallimini’ adıyla ‘Öğretmen Okulu’ olarak öğretime başlayan bu okuldan 1926’da mezun olmuş. Okulun adı sonra ‘Birinci Ortaokul’, daha sonra da ‘Çelebi Mehmet Orta Okulu’ olmuş.  O’nunla aynı binada, aynı sınıflarda, aynı koridorlarda eğitim görmek bile beni çok mutlu etti. Pek gururlandım.
***

Yıl; 1930
Kubilay, İzmir Menemen’de asteğmen olarak görev yapıyor.
Dönem; yabancıların “hasta adam” diye adlandırdığı, biçare, şeriatın batağında çürümeye bırakılmış Osmanlı sonrası, demokratik, laik ve çağdaş yönetimle doğan Türkiye Cumhuriyeti’nde bir taraftan da şeriatın geri getirilmesini, halifelik yönetiminde devlet isteyen meczuplarla mücadele edilen yıllar..
Şeriat yanlısı Laz İbrahim tarafından yönlendirilen, çember sakallı, sarıklı ve cüppeli, 4’ü silahlı 6 kişi 90 yıl önce bugün camiden aldıkları yeşil sancağı yola dikerek silah zoruyla adam toplamaya başladı. Elebaşılar arasında Giritli Derviş Mehmet, kendini “Mehdi” olarak ilan ederek, “dini korumaya” geldiğini söyledi. Arkalarında 70 bin kişilik halife ordusu olduğunu, şeriat bayrağı altında toplanmayanların kılıçtan geçirileceğini söyleyen yobaz sürüsü halkı tehdit etti. Diktikleri yeşil bir bayrağın çevresinde dönmeye, tekbir getirmeye, zikretmeye ve “Şapka giyen kafirdir. Yakında yine şeriata dönülecektir” diye bağıran göstericiler isyan hareketi başlattı.
24 yaşındaki asteğmen Kubilay, bir manga askerle olay yerine geldi. Tek başına onların arasına dalıp teslim olmalarını istedi. Gruptan biri ateş ederek Kubilay’ı yaraladı. Bununla yetinmeyen Derviş Mehmet, testere ağızlı bağ bıçağıyla, yüzükoyun yere yatırdığı Kubilay’ın başını diri diri kesti. Gövdesinden ayrılan başı yeşil bayrağın sopasına bağladı, “kafirlerin akıbeti budur” diye bağırdı. Daha sonra gelen askeri birlik azgın grupla çatıştı, isyan bastırıldı.
O gün haberi Trakya gezisi sırasında Edirne’de alan Mustafa Kemal Atatürk’ün, olaya tepkisiz kalanlara da içerleyerek, “Menemen’i haritadan silin!” diyecek kadar sinirlendiği olay budur. Kurulan Divan-ı Harp’te Derviş Mehmet de dahil olmak üzere, olayla ilgisi olan ve isyancılara destek verenler aleme ibret olsun diye Kubilay’ın şehit edildiği yerde asıldı.
Atatürk, bu olayın Cumhuriyet tarihi açısından önemini daha o günlerde anlamış, bugün bile benzer çıkışların olacağını o zamandan tahmin ederek uyarmıştı. Cumhuriyetin ve Atatürk devrimlerinin bekçisi olan Türk gençleri için Şehit Kubilay bir timsaldir. Aradan 90 yıl geçmesine karşın, Kubilay’ın başının vücudundan ayrıldığı andaki o sızısını hisseden, Cumhuriyeti yok etmek isteyenlere karşı varlığını bu yolda feda edecek nice Kubilay’lar bugün de vardır.
“Devrim Şehidi” Kubilay‘a saygıyla, rahmetle..

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.