SON DAKİKA
Hava Durumu

“VURULDUK EY HALKIM, UNUTMA BİZİ..”

Yazının Giriş Tarihi: 06.04.2022 12:54
Yazının Güncellenme Tarihi: 06.04.2022 12:54

Bugün; 6 Nisan..
1909’da bugün; düşünceleri ve eleştirel yazıları nedeniyle Galata Köprüsü’nde bir suikast sonucu öldürülen ilk gazeteci olarak basın tarihine geçen Hasan Fehmi Bey’in ölüm günü..
Bugün; 1997’den beri “6 Nisan Öldürülen Gazeteciler Günü” olarak anılıyor.
Öldürülenler; başta Hasan Tahsin, Sabahattin Ali, Abdi İpekçi, Ümit Kaftancıoğlu, Çetin Emeç, Turan Dursun, Musa Anter, Uğur Mumcu, Metin Göktepe, Ahmet Taner Kışlalı, Hrant Dink olmak üzere onlarca basın şehidine sevgiyle, saygıyla..

   SESLENİŞ
   “… Dağ gibi kara yağız birer delikanlıydık.
Kendimiz gibi yaşayan binlerce yoksulun yüreğini yüreğimizde yaşayarak katıldık o büyük kavgaya.
Ecelsiz öldürüldük. Dövüldük, vurulduk, asıldık.
Vurulduk ey halkım, unutma bizi…
… İsteseydik, diplomalarımızı, mor binlikler getiren birer senet gibi kullanırdık. Mimardık, mühendistik, doktorduk, avukattık.
Yazlık kışlık katlarımız, arabalarımız olurdu.
Yaşamımızın en güzel yıllarını birer taze çiçek gibi verdik topluma.
Bizleri yok etmek istediler hep.
Öldürüldük ey halkım, unutma bizi…
… Fidan gibi genç kızlardık.
Direndik küçücük yüreğimizle, direndik genç kızlık gururumuzla.
Tükürülesi suratlarına karşı bahar çiçekleri gibi, taptaze inançlarımızı fırlattık boş birer eldiven gibi.
Utanmadılar insanlıklarından, utanmadılar erkekliklerinden.
Hücrelere atıldık ey halkım, unutma bizi…
Bağımsızlık Mustafa Kemal’den armağandı bize.
Emperyalizmin ahtapot kollarına teslim edilen ülkemizin bağımsızlığı için kan döktük sokaklara. Mezar taşlarımıza basa basa, devleti yönetenler, gizli emirlerle başlarımızı ezmek, kanlarımızı emmek istediler.
Amerikan üsleri kaldırılsın dedik, sokak ortasında sorgusuz sualsiz vurdular.
Yirmi iki yaşlarındaydık öldürüldüğümüzde ey halkım, unutma bizi…
Kurtuluş Savaşı’nda emperyalizme karşı dalgalandırdığımız bayrağımızı daha dik tutabilmekti bütün çabamız.
Bir kadın eline değmemişti ellerimiz.
Bir sevgiliden mektup bile almamıştık daha.
Bir gece sabaha karşı, prangalar vurulmuş ellerimiz ve ayaklarımızla çıkarıldık idam sehpalarına. Herkes tanıktır ki korkmadık.
İçimiz titremedi hiç.
Mezar toprağı gibi taptaze, mezar taşı gibi dimdik boynumuzu uzattık yağlı kementlere. Asıldık ey halkım, unutma bizi…
Korkmadan öldük ey halkım, unutma bizi…”
Uğur MUMCU

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.