Asalım keselim

Sosyal medya, insanların kahramanlaştığı, coştuğu bir alan…
O alanda asmak-kesmek, uçsuz bucaksız söylemler mümkün…
Herkes başka biri sanki…
Cuma’ya gitmese de ‘Hayırlı Cumalar’ mesajları…
Ancak çoğu zaman ölçüsüzlük de hakim…
Ölçüsüzlüğün getirdiği söylemler, bir süre karşılıklı ‘nefret’e dönüşen mesajları çoğaltıyor…
Kuşkusuz ayarı kaçık, hukuk ihlali yapan mesajlar da gözaltı, mahkeme, serbest kalma ya da tutuklanmaya kadar gidiyor…
Yazmak bir sanattır…
Bu sanatı hayata geçirmek için de, okumak şart…
Film izlemek…
Tiyatroya gitmek…
Maç izlemeye gitmenin yanı sıra spor yapmak şart…
Bunları gerçekleştirmiyorsanız, tribünde rakip takıma küfreden, hızını alamayınca da kendi takımına, yönetimine, hocasına küfreden, (hakemi saymıyorum onlar şamar oğlanı zaten) insanların sosyal medyaya yansımasını görmekteyiz…
Özgürlük, hiç kimseye ‘hakaret’ hakkı vermez, nefret söylemleri yapma hakkı vermez…
Yargı da bağımsız ve hızlı çalışmalı…
Sahi Reina katliamcısı ve yatakçıları yakalandı da, katliam sonrası nefret söylemleri yapanlara ne oldu? Bu konuda ya ben bilgi sahibi değilim, ya da yeterince işlem yapılmadı…
HHH
Dedim ya sosyal medyada insanlar gazlarını alıyor, adeta öfkelerini boşaltıp rahatlıyorlar belki.
Güvenlik güçleri katili, caniyi, teröristi yakaladı…
En ufak ayrıntıyı bile değerlendirerek başarılı bir sonuç elde etti…
Profesyonel ekiplerin nasıl çalıştığını gösterdi…
Şimdi olayın perde arkasını aydınlatmak için daha büyük bir çaba ve çalışmayla durumu derinleştiriyorlar…
Ama bir bakıyorum sosyal medyada herkes almış başını gidiyor…
Asalım, keselim…
Asmayalım kesmeyelim de besleyelim mi?
O kadar ki küçük çocuğa kadar gidiyor söylemler…
Yahu, güvenlik güçleri isteseydi sıfır riskle teröristleri öldürerek ele geçirirdi…
Risk aldılar…
Kendi canlarını tehlikeye atarak, katiller sürüsünü yakaladılar…
Amaç ne?
Olayın perde arkasına sızabilmek…
Yeni olası tehlikelerin önüne geçebilmek…
Ve Türkiye’ye tabi ki aradığı morali vermek…
Operasyon sırasında ya da sonrasında nasıl ki sosyal medyada dikkatli olmak gerekiyorsa, habercilikte de özenli olunmalı…
Güvenlik güçlerinin vereceği sınırlı bilgilerle yetinmeli…
İstihbaratçılığa soyunup, gerçekten doğru bilgilere bile ulaşılsa, onları kullanmak, terör odaklarının işine yarar…
İstihbaratçıların da işini bir o kadar zorlaştırır…
Biraz sabır…
Biraz duyguları kontrol etmeli…
O kadar…
Bu da zor olmasa gerek…