Nilüfer’in anahtarı

Anahtar parti deyimi akıllarımızda, rahmetli Necmettin Erbakan’ın Milli Selamet Partisi’nden kalmıştı…

Seçimler yapılır…

Demirel’in Adalet Partisi ile Ecevit’in Cumhuriyet Halk Partisi, hükümeti kuracak çoğunluğu sağlayamazdı…

Demirel Başbakan olmak için, Türkeş’in Milliyetçi Hareket Partisi’ni yanına alır ama yetmezdi, Erbakan’ın Milli Selameti de anahtar parti olarak iktidara ortak olur ve Türkiye Milliyetçi Cephe dönemlerini yaşardı…

Anahtar yer değiştirdiğinde ise, Cumhuriyet Halk Partisi, Milli Selamet ortaklığı yaşanırdı…

Seçim sisteminin değişmesi, barajların yukarıda olması nedeniyle, anahtar rolü şimdilik gözükmüyor…

Ancak yerel seçimlerde, partilerin kararları, seçmenin kararı, etkilemeyi sürdürmekte…

Cumhuriyet Halk Partisi Nilüfer Belediye Başkanı adayı Mustafa Bozbey…

Ak Parti Nilüfer Belediye Başkanı adayı Mustafa Esgin…

İki Mustafa yarışacak koltuk için…

Her iki adayın da artıları, eksileri ortada…

Esgin’in seçim kazanmak için adaşı Bozbey gibi davranması biraz tuhaf tabi ki…

Şansı ise, Alpaslan Yıldız gibi bir ilçe başkanının Nilüfer’de olması…

Bozbey, şu an zaten icraatın başında…

Yıllardır Nilüferli seçmenin sempatisini kazanmış…

De iyi de, ibre kimden yana?

Seçimlerin Nilüfer’de kaderini kim belirler, etkiler?

Kanımca, seçimin kazananı belirleyecek olan Milliyetçi Hareket Partisi seçmeni…

Bu seçmen, tercihini hangi taraftan yana kullanırsa, o adayın kazanması içten bile değil…

Nilüfer’de Mustafa Esgin CHP ile yarışmayacak.

Öncelikle bunu bilebilmeli…

Nilüfer’de Esgin, Bozbey’le yarışacak…

***

Büyükşehir’de Başkan Recep Altepe çok rahat…

Altepe’nin Ak Parti dışı oyları mevcut…

Semt sahalarının, Timsah Arena’nın etkisi büyük…

Ki tanıdığım Arnavut kökenli birçok insan, partiye değil Altepe’ye oy veriyor…

Altepe ile yarışmak kolay değil…

CHP adayı Necati Şahin’in kazanmasından çok, oy artırmasından söz edilebiliyor…

Dengelerin alt üst olabilmesi, Ak Parti’nin ivme kaybetmesine bağlı…

Ki 17 Aralık sendromunu bile bir şekilde az hasarla atlatmış Ak Parti’nin inanılmaz bir ivme kaybetmesi beklenmez…

Hele hele kitlesi cepheleşir, kemikleşirken…

***

Bursa özelinden uzaklaşıp Türkiye geneline gidersek…

Yine en şanslı parti Ak Parti…

Seçimi kavrayışı, sandıklara sahip çıkışı, seçmenlerini sandıklara taşıyışı…

Bu işi iyi kotarıyorlar…

CHP’nin handikabı çok bu konuda…

Sağ seçmene yönelen CHP, sandığa dahi gitmeye tenezzül etmeyen sol seçmene, sosyal demokrat seçmene uzak…

Referandumda yanlış hatırlamıyorsam, 13 milyon seçmen sandığa gitmedi…

Referandumda seçmenin yüzde 42’si evet, yüzde 30’u hayır diyorsa…

Yüzde 28’lik bir dilim sandığa dahi gitmiyorsa…

Yerel, genel seçimlerde de yine sandığa gitmemeyi, gidip de oy vermemeyi tercih eden seçmen sayısı küçümsenemez.

Bu rakam yaklaşık 9 milyon seçmene tekabül ediyor…

Bu rakamı ciddiye alacak var mı?

Varsa, şapkasını önüne koyacak…

Bu seçmenlerin büyük çoğunluğu, Türk parlamenter sistemine inancını yitirdiği için sandığa gitmiyor…

Bu seçmenlerin çoğunluğu, hangi parti kazanırsa kazansın, kendi lehine, Türkiye lehine bir gelişmenin olmayacağı için sandığa gitmiyor…

Bu seçmen, Ak Parti’ye de, CHP’ye de güvenmiyor…

Ucuz politikalar, seçim çalışmalarına yönelmeden, Türk siyasetinin itibar kazanması şart…

Tencere dibin kara, seninki benden kara misali…