Bir çok kulvarda elenen, bir başka kulvarda çok başarılı olabiliyor.
Sözgelimi konservatuar sınavlarında başarısız bulunan o kadar iyi tiyatrocu var ki.
Sporda da böyle.
Bursaspor, yıllar önce kupadan şanssız bir biçimde elendiğinde, maç çıkışı arabada hüzün vardı.
Ali Kaygısız, Hakan Gündüz’le birlikte gazeteye doğru yola çıktığımızda üzüntü sürüyordu.
O sırada ben, ‘üzülmeyin’ dedim.
Ve yaklaşık şöyle sürdürmüştüm sözlerimi,
‘Kadro derinliği olmayan Bursaspor için bu elenme iyi oldu.
İki kulvarda başarılı olma şansımız zordu.
Tek kulvarda bu kadro iş yapar.’
İşte o kadro, kupadan şanssız bir şekilde elenen o kadro, o sezon Anadolu devrimini gerçekleştirdi.
***
Pazartesi sendromu bu hafta Pazar günü, bugün başlayacak.
Zaten maç günleri felç olan trafik, bu kez ex olacak.
Ligin ikinci yarısı başlıyor.
Saat 16.00’da Bursaspor-Başakşehir maçı oynanacak.
Daha da ötesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kentimizde olacak.
Her ne kadar program saatleri açıklansa da, tam vaktinde gerçekleşmeyeceği kesin.
Devlet büyüklerini koruma statüsü uygulanacak.
Yollara ekstra önlem.
Güvenlik nedeniyle kapatılacak yollar.
İlçelerden ve çevre illerden Bursa’ya gelecek partililer.
Oysa böylesi bir günde, Futbol Federasyonu bu maçı geceye alabilirdi.
Federasyonun aymazlığı diyelim.
Maçı ya da Cumhurbaşkanını izleme derdiniz yoksa, evinizden çıkmayın.
***
Bir de ne zaman Recep Tayyip Erdoğan Bursa’ya gelse, toplanacak kalabalık üzerinden hemen olay Bursa İl teşkilatının başarısı ya da başarısızlığına yorumlanıyor, bu da çok anlaşılır değil.
Tabi ki il teşkilatı organizasyon yapacak ancak, meydanlara insanları teşkilatlardan çok, Cumhurbaşkanının kendisi topluyor.
Bir de kalabalık ölçü olsa, geçmişte rahmetli Necmettin Erbakan hep başbakan olurdu.
Önemli olan ‘kuru kalabalık’ değil, nitelikli kitlenin izlemesi.
Yoksa yine rahmetli Cumhurbaşkanlarımızdan Süleyman Demirel’in bir mitingde söylediği söz inanılmaz alkışlanır mıydı?
Ne demişti Demirel,
‘Yazın biz Bulgaristan’dan elektrik alıyoruz. Kışın Bulgaristan bize elektrik veriyor.’
Ne demişti Demirel,
‘Şimdiye kadar Ruslar bize gaz satıyordu; devir değişti, artık biz onlardan gaz satın alacağız.’
Onun için her zaman nitelikli kitle hareketleri ayakta kalır.
Bakın geçmişe, Adalet Partisi devamı Doğru Yol’un ve Anavatan’ın esamesi okunuyor mu artık?
Bugüne bakarak, kuru kalabalıklara bakarak yarını öngörmek mümkün olamaz, yarın da tarih de, kısacık bir zaman dilimi değildir.
İyi pazarlar.
