SON DAKİKA
Hava Durumu

Türkiye’nin sorunu…

Ülkemizin gerçek sorunu, ne terör, ne de geçim sıkıntısı… En büyük sorun demokrasi… Demokrasi yoksa, her sorun katlanarak büyür… Varsa, tüm sorunlar aşılır… Şu an yargıyı tartışır hale geldik… Şu an herkes kendi hukukunu hayata geç

Haber Giriş Tarihi: 21.04.2016 09:54
Haber Güncellenme Tarihi: 21.04.2016 09:54
Kaynak: Haber Merkezi
https://bursadameydan.com/

Ülkemizin gerçek sorunu, ne terör, ne de geçim sıkıntısı…

En büyük sorun demokrasi…

Demokrasi yoksa, her sorun katlanarak büyür…

Varsa, tüm sorunlar aşılır…

Şu an yargıyı tartışır hale geldik…

Şu an herkes kendi hukukunu hayata geçirmeye çalışır oldu…

Bugüne ait değil, yıllardan beri demokrasiyi yakalamak yerine, adım adım uzaklaşıyoruz…

Nereden başlamalı bu işe?

Nasıl çözüm aranıp bulunmalı?

Kim ya da kimler tıkıyor demokrasinin yolunu?

Generaller mi?

Halk mı?

Aslında sorunun yanıtı mevcut yapımızda, ülkeyi yönetmek için yola çıkan partilerin yapısında mevcut…

‘Siyasi Partiler Kanunu’…

Bu kanun, demokrasi eşiğinin önünde kocaman engel…

HHH

Kendileri demokratik olmayan yapılar, ülkede nasıl demokrasi sağlayacaklar?

O parti bu parti diye ayırmaya gerek yok, aşağı yukarı hepsi birbirinin kopyası, bu konuda…

Millet adaylarını ‘vekillerini’ bile kendi seçemiyor…

Partilerin MKYK’ları ya da yetkilileri masa başında işi bitiriyor, halka da yalnızca oy vermek düşüyor…

Diyeceksiniz ki CHP önseçim yaptı…

İyi güzel de Genel Kurul kongresinde adaylar, neden seçim öncesi adaylıktan çekildi?

Alın taze örnek, MHP…

Ya bu Akşener, Oğan…

Düne kadar MHP’nin vekili değil miydi?

Bahçeli’nin çalışma arkadaşları değil miydi?

Ne oldu da şimdi birbirlerini suçlar konuma geldiler?

Ne oldu da ‘paralel’ modasına uyup iftira yoluna başvurdular?

Tek sorun koltuk…

Çok mu sıcak bu koltuk, aşırı sıcaklarda dahi vazgeçilemiyor?

HHH

Demek ki, daha çok demokrasi talebi olmalı…

Demek ki, belirli bir partiyi destekleyenler, partilere üye olup mevcut yapıyı zorlamalı…

Değişir mi?

Şu an için zor…

Çünkü ülke olarak, halk olarak; tapınmayı, bir kurtarıcının peşinde koşmayı seviyoruz…

Takım tutar gibi parti tutuyoruz…

Daha doğrusu tutmuyoruz, bir oy veriyoruz…

Oyumuz değerli mi?

Oyumuz kutsal mı?

Mevcut durumu değişinceye kadar, ya da mevcut durumu değiştirecek halk bilincine ulaşıncaya kadar…

Aslında halkı da küçümsememeli…

Bıçak kemiğe dayandı mı, alternatif gördü mü, oylarıyla herhangi bir partiyi siyasal yaşamdan bile komple siliyor…

Demek ki daha bıçak kemiğe dayanmamış…

Bir de son not; herhangi bir ülkede, daha doğrusu azıcık gelişmiş ülkede, bizde alınan seçim sonuçları bu denli üst üste muhalefet partileri için gerçekleşseydi; genel başkanları kendiliğinden çekilirdi…

Yenilen pehlivan doymaz misali, koltukları işgal etmezlerdi…

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.