Ya Demirtaş seçilirse!

Ülkemizde referandum tartışmaları sürerken, evet mi hayır mı oyunu devam ederken, Azerbaycan’dan gelen haber de gündeme oturdu…
Hikayede ilginç…
Bir bakalım hikayeye…
Azerbaycan’da 26 Eylül 2016’da yapılan referandumla anayasada bazı değişiklikler yapılmıştı. Seçmenlerin yüzde 86,6’sının ‘evet’ oyu kullandığı referandumla, “cumhurbaşkanı birinci yardımcılığı” ve “cumhurbaşkanı yardımcıları” makamlarının oluşturulmasını karar verilmişti. 
Yeni anayasaya göre bu makamlara atamalar ve görevden almalar cumhurbaşkanı tarafından gerçekleştiriliyor. 
Cumhurbaşkanının olmadığı durumlarda tüm yetkileri, dokunulmazlık hakkına sahip cumhurbaşkanı birinci yardımcısına geçecek. 
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, karısı Mehriban Aliyev’i cumhurbaşkanı birinci yardımcılığı görevine getirdi.
Tam Türk tipi başkanlık…
Bildiğim kadarıyla eski Türklerde de Han’dan sonra gelen Han’ın Hanımı oluyordu…
★★★
1990’lı yıllarda ‘milli görüş’ savunucularının, 2000’li yıllarda Türkiye’yi yöneteceğini kim öngörebilirdi?
Hakkını yemeyeyim, bir yazısında mizahi dille Gani Müjde öngörüde bulunmuştu, özellikle İstanbul ile ilgili…
O yıllarda, partilerini kapatmaktan kurtarmak…
Yeni parti kurarak ayakta kalmak…
Tutuklanma kaygısı yaşıyordu bu cenah…
Ve herkesin hala hafızasındadır ki, o dönem şu anki Cumhurbaşkanımız, okuduğu şiir nedeniyle hüküm giymişti…
Dünyada, Türkiye’de çok hızlı değişiyor…
Dünyada etnik yükseliş de giderek artıyor…
Yaşadığımız on yıllarda, parçalanan ülkeler, yeni yeni kurulan ülkeler, hala birbirini yiyip bitiren savaşlar…
Anayasa değişikliklerini kabul ettik diyelim…
Evet dedik yani…
Her şey iyi güzel mükemmel…
Yarın öbür gün, HDP ya da yeni bir isimle yeniden kurulmuş bir partinin oyları silip süpürmeyeceğinin garantisi var mı?
Azıcık Türkiye partisi görüntüsü verdi, barajı geçti…
Bir de etnik hareketler pompalanır…
Yöneticileri, genel başkanları tutuklanır, bir anda ‘mazlum’ hale getirilirlerse…
Bilin ki uluslar arası güçler, terörü nasıl yönetiyor ve yönlendiriyorsa, bu konuda da çok iyi çalışırlar, ki komplo kurdukları ülkelerde de yeterince taşeronları vardır…
Etnik hareketleri bünyesinde toplayacak bir partiden söz ediyorum…
Ki bunun provasını da yaptılar…
2023 hedefleri doğrultusunda yürürken, Demirtaş ya da muadili Cumhurbaşkanı seçilirse…
Ne olacak memleketin hali?
Evet’in düşündürücü yanı bu…
★★★
Hayır’ı ise hiç anlamıyorum…
Anayasa değişimi yoluna gidilmesini de hiç anlamıyorum…
Mevcut durumumuz ortada…
Anayasa değişimi, mevcut fiili durumu, hukuki hale getirecek, o kadar…
Evet de çıksa, hayır da çıksa, bir şey değişmeyecek aslında…
Yaşadıklarımız, yaşayacaklarımız, hepimizi yaralayacak o kadar…
★★★
Bir de o sanatçıların alışılagelen sözleri vardır ya; ‘beni siz var ettiniz’ gibi…
Sen iyiysen, millet seni, eserlerini yüzyıllara taşır, kötüysen yapacak bir şey yok…
Anayasa değişimi ile ilgili yasama-yürütme ve yargının ne denli bağımsız olacağını millete anlatmaya çalışan ‘evetçileri’ de anlamıyorum… 
Millet seçecek, milletin seçtiği her işi milletten aldığı yetkiyle yapacak…
Eeee o zaman bu millet 82 anayasasını da kabul etti…
Bu değişikliği de kabul eder ya da reddeder…
Şu an yasama-yürütme ve yargı bağımsız mı?
Bağımsızsa, kuvvetler ayrılığı süperse, evet de çıksa, hayır da çıksa değişen bir şey olmayacak ki…
Diyeceksiniz ama hukuka uygun hale gelsin…
O da sorun değil ki, OHAL var, bir KHK işlem tamam…
Son KHK’lerle YSK’nın referandum süreci ile ilgili yetkisi kısıtlanmadı mı?