SON DAKİKA
Hava Durumu

Bu şehirde Projeler konuşulsun..Sorgulansın.

Yazının Giriş Tarihi: 17.08.2020 10:26
Yazının Güncellenme Tarihi: 17.08.2020 10:26

Siyaset tüccarlarının işbaşı yaptığı şu günlerde,Bursa için bazı şeyleri konuşmanın,açıklığa kavuşturmanın zamanı gelmiştir.
Tarih 19 Haziran 2020.
Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş,Bursa için belirlenen 7 ayrı projenin hayata geçirileceği tarihleri açıklayarak çalışmalara başladıklarını ilan etti.Söz konusu projelerin Bursa’ya kazandırılması için işin Ankara ayağında temaslar yürüten Başkan bir anlam istediğini almış,yönettiği şehre mutlu dönmüştü.
Kısaca hatırlayalım;Başkan Alinur Aktaş ne demişti..
* Millet Bahçesinin yanındaki kapalı spor salonu, yüzme havuzu ve Gençlik Spor İl Müdürlüğü binalarının yıkımını 31 Temmuz 2020 tarihine kadar gerçekleştireceğiz. Böylece 42.000 metrekare olan Millet Bahçemizi 60.000 metrekareye çıkartacağız (Yapıldı mı?..Evet)
*31 Ağustos 2020 tarihine kadar Hanlar Bölgesi çevresindeki binaların yıkımlarına başlamış olacak.(Hazırlıklar ve görüşmeler sürüyor)
Bu proje Rahmetli Hikmet Şahin, döneminde gündeme gelmişti. Yüzde 50 hibe desteği ile yürütülecek projenin finansmanı hazırlanmış.
*Yine yapımı Arap saçına dönen T2 hattı sorunu çözülüyor.31 Ağustos 2020 tarihine kadar Kent Meydanı-Terminal T2 Hattı’nın tamamlama ihalesini yapılacak.(İşlem tamam mı? EVET)
*30 Eylül 2020 tarihine kadar Çelik Palas Oteli’nin arkasında, 39.000 metrekarelik alandaki 30 yıllık ek binayı yıkarak, alanın Millet Bahçesine dönüşümü sağlanacak..(Hazırlıklar sürüyor)
*Özellikle Pandemi sürecinde önemi ortaya çıkan millet Bahçesine bir yenisi daha ekleniyor.31 Ekim 2020 tarihine kadar Doğanbey Mahallesi’ndeki Millet Bahçesinin ihalesi yapılacak.(Yasal prosedürler devam ediyor)
*Yıl sonuna kadar 210.000 metrekarelik Gökdere Millet Bahçesinin ihalesini yapılarak imalata başlanacak.Osmangazi ve Yıldırım sınırındaki bu bölgede yapılacak olan millet bahçesiyle bölgenin çehresi değişecek.(Her iki Belediye ile görüşmeler sürüyor..
Başkan Alinur Aktaş’ın açıkladığı diğer önemli bir proje ise Ordu evinin bulunduğu bölgedeki Bey Sarayı..
Aktaş bu projenin Başkan Altepe döneminde gündeme geldiğini ifade ederek şunları söylemişti: “Osmanlı Devleti’nin ilk başkenti kimliğini gururla taşıyan Bursa’mızdaki Osmanlı’nın ilk sarayı olan Bey Sarayı’nı gün yüzüne çıkarıyoruz.Osmangazi ve Orhangazi türbelerinin yanındaki ordu evinin bulunduğu bölgede hazırlıklara başlıyoruz.” (Hazırlıklar sürüyor.Tophane yamaçlarından başlandı…)
Şimdi;Başkan Alinur Aktaş’ın açıkladığı bu projelerin hangi aşamada olduğunu,başlayıp başlamadığını,Bursa’ya bu projelerin katma değerinin ne olacağını sorgulama zahmetinde bulunmayan siyaset tüccarları,hala başkanı hedef tahtasına oturtmanın yollarını arıyor.
Ayıp denen bir şey var…
Bursa artık yoz ve bağnaz düşüncelerden kurtulmalıdır.Nasıl ki,iftira ve dedikoduları teşhir etmek için çabalayanları gördükçe içimiz acıyor,her defasında lanet okuyorsak,bu şehirde yaşanan güzellikleri paylaşarak çoğaltmak toplumsal huzurumuz için bi o kadar önemlidir.
Esasen, ahlakın darmadağın edildiği,akıl ve vicdan tanımayan yüzünün azmanlaştığı, sahte dostluklar ve iğrenç kahpelikler ardına saklanmış insan bozuntularından çok insan nasibini alıyor.
Şimdiler de çamura saplanmış bu sahtekarlar başkalarını da yanlarına çekmeye çalışıyorlar.
Bu durum;Sahtekarların ilerleyen günlerde gerçek kimliklerinin,kimlerle işbirliği içinde olduklarını,hangi sahteliklerle ayakta kalmaya çalıştıklarının yeniden açıklanmayacağı anlamına gelmez.(Çünkü,biz bu zübükleri tanıyoruz)
Bu ayrı bir konu….
Ama Bursa gibi önemli bir şehirde “tercih” niteliksizliğin gölgesinde barınırsa,bugün olduğu gibi  “ajitasyonu” kuvvetli kurnaz birileri çıkar, saf insanların aklına ve geleceğine ipotek koyarak algı yapmaya çalışır.
Bu defa kentte iftiralarla,yalanlara beslenerek büyümeye çalışan ahlaksızlar,kendilerinin adam yerine konulduğunu zannederler.
Unutmayalım ki,damarlardan asaletimizin en açık göstergesi olan kan yerine menfaat  ilişkilerinin yada ahlaksız düşüncelerin  akması, bir kent hayatını nerelere götürür, tahmin bile etmek istemiyorum.
İşte Bursa için kaygım budur!
Yazımızı bir hikaye ile sonlandıralım…
*********           *******
Ben onun kim olduğunu biliyorum!
Yaşlı bir adam, sabah erken evinden çıkmış yolda ilerlerken, bir bisikletlinin kendisine çarpması ile yere yuvarlanmış ve hafif yaralanmış. Sokaktan geçenler, yaşlı adamı hemen en yakın sağlık birimine ulaştırmışlar.
Hemşireler, adamcağızın yarasına pansuman yapmışlar, ama ‘biraz beklemesini ve röntgen çekerek her hangi bir kırık veya çatlak olup olmadığını inceleyeceklerini söylemişler.Yaşlı adam huzursuzlanmış ve acelesi olduğunu, tetkik istemediğini söylemiş.
Hemşireler merakla acelesinin sebebini sormuşlar. Adamcağız da: ‘Karım huzur evinde kalıyor, her sabah onunla kahvaltı etmeye giderim, geç kalmak istemiyorum.’ demiş.

‘Karınızın, siz gecikince merak edeceğini düşünüyorsunuz herhalde.’ demiş bir hemşire. Adam üzgün bir ifade ile ‘Ne yazık ki karım Alzheimer hastası ve benim kim olduğumu bilmiyor.’ demiş.
Hemşireler hayretle: ‘Madem sizin kim olduğunuzu bilmiyor, neden her gün onunla kahvaltı yapmak için koşturuyorsunuz?’ demişler.
Adam buruk bir sesle ‘Ama ben onun kim olduğunu biliyorum.’ demiş.
İyi haftalar
 
 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.