Her şeye rağmen bu ülkede bu kentte yapılan yenilikleri ya da yeni projeleri gördükçe, güzel düşüncelerin ılık rüzgârlarında huzur bulmaya çalışırım.
Her gün olumsuzlukları dillendirmenin, satır aralarında kılçıklı ifadeler kullanmaktan haz aldığımızı kimse söyleyemez.
Her ne kadar sessizlerin sesi olaya çalışsak da, memleketçilik meseleleri üzerinde tespitler yapmanın topluma daha faydalı olacağına inananlardanım.
Ülke için ya da bu kent için hayati önem taşıyan farklı konuları irdelemenin getirileri de her zaman olumsuzlukların üstesinden gelecektir.
Gittiğiz her yerde ya da her platformda sorarlar “Bursa tarım kenti mi, sanayi kent mi?”
Bu soru  okullarda müsamere konusu bile olmuştur.
Hemen herkes, her kesimden insanlar Bursa’da bu konuyu tartışmıştır.
Hala tartışmaya da devam ediyor.
Fakat söz konusu soruya bugün itibariyle net cevap vermek mümkün değildir.
Bir zamanlar Marmara’nın tahıl ambarı olarak gösterilen Bursa’da yeniden aynı konumu geri getirilebilir mi?
Evet getirilebilir
Binlerce dönümü bulan hazinenin kontrolündeki mera arazilerinde ıslah çalışmaları yapılarak, köylülere ya da işletmek isteyen insanlara kiraya verilebilirse, Bursa yeniden Marmara’nın tahıl ambarı olur.
Bu konuda başta vali Yakup Canbolat olmak üzere ilgili kurum ve kuruluşlara büyük görev düşmektedir.
Yanlış hatırlamıyorsam Faruk Çelik’in Tarım ve Hayvancılık Bakanı olduğu dönemde konuda bir çalışma başlatılmıştı.Ama devamında bir arpa boyu yola alınamadı.
Daha önce bu konuyla ilgili düşüncelerimi dile getirmiştim.
Şimdi daha hızlı hareket edilerek,atılacak ciddi adımlarla Bursa çok şey kazanacaktır.
Ülke çok şey kazanacaktır.
Yıllarca kaderiyle baş başa bırakılan binlerce dönümlük mera arazilerinin verimli hale getirilmesi için,Yenişehir’de atılan adımların diğer ilçelere de yaygınlaştırılması,bir anlamda Bursa’nın geçmişteki “Bursa Marmara’nın tarım ambarı ”olma özelliğini yeniden geri getirebilir.
Dolayısıyla, hem vatandaş kazanır hem Bursa kazanır hem de ülke kazanır.
Şunu da belirtmekte fayda var;
Tarımsal depo,adı altında yıllarca sorumsuzca dağıtılan ruhsatlar Bursa ovasını bitirme noktasına getirmişken,Büyükşehir Belediyesi’nin son dönemde ciddi adımlar atması ovadaki talanın bir nebze önüne geçilmiştir.
Ovanın bir kısmı tel örgülerle çevrilirken, kaçak inşaat yapanların da cezasız kalmadığını görmemiz içimize su serpmiştir.
Bursa ovası yıllarca ranta kurban edilirken, yan gelip yatanların bugün vicdan azabı çektiklerini söylememiz sanırım yanlış olmaz.
Benim ifade etmek istediğim; Bursa’nın Yenişehir,Karacabey, Mustafakemalpaşa ve mahrumiyet bölgesi olarak adlandırılan dağ ilçelerinde bulunan kamuya ait meralar ıslah edilerek,halkın kullanıma sunulmasıdır.
Bu talep benim değil, Bursalı vatandaşların talebidir.
Konu ciddiye alınırsa, binlerce insana istihdam sağlanacak,bir taraftan da kent ekonomisine önemli oranda katkı sağlamanın önü açılacaktır.
Bu benim değil binlerce vatandaşın talebi…
Biz sadece aracıyız…