15 Temmuz darbe kalkışması ile görüldü ki; büyük bir istihbarat zafiyeti var.
         Cumhurbaşkanı bile darbeyi eniştesinden öğrendiğini söyledi.
         Şimdi herkes şu soruyu soruyor:
         Devletin koskoca istihbarat teşkilatı var.
         Sadece MİT değil polis ve jandarma istihbaratı da var.
         Nasıl oluyor da bundan haber alınamıyor?
         Bunu kabul etmemiz ve içimize sindirmemiz mümkün değildir.
         Bunun makul ve mantıklı bir açıklaması yapılamadı henüz.     
         MİT Müsteşarı da, “Dereyi geçerken at değiştirilmez” denilerek görevden alınmadı.
         Pekala, bu ihmalin ve bu beceriksizliğin hesabını kimden soracağız?
         Millet bu soruların cevabını bekliyor…
         ***
         İnternet çağında yaşıyoruz.
         Sosyal medya denen birşey var.
Terör örgütü sosyal medyayı nasıl ele geçirsi?
FETÖ İhbar Hattı açılmış.
Onu da onların açtığı söyleniyor.
Djital istihbarat denen birşey var.
Buna djital okuma da diyebiliriz.
Sızıntı Dergisi‘nin Mayıs 2016 kapağında verilen mesaj acaba hiç kimsenin dikkatini çekmedi mi?
13 Temmuz gününde Google da en çok aranan kelime “Akıncılar Üssü”.
Facebook’ta 7500 eleman çalışıyor.
Bizim için de bu konular çok önemli değil mi?
Teknik bir ekip kurarak bunları takip etmeli ve yorumlamalıyız.
Her operasyona karşı devletin bunu okuması lazımdır.
Anlık olarak cevap verebilirseniz, belki bazı şeyleri değiştirebilirsiniz.
Türkiye‘nin djital dönüşümü sağlaması gerekmektedir.
 ***
Djital istihbarata gelince; mutlaka bunu takip etmeliyiz.
Çok yetenekli arkadaşlarımız var.
Bunları değerlendirmemiz lazımdır.
CİA‘nın djital inovasyon şirketi var.
Türkiye’de bütün twitleri satın alan 6 şirket var.
5-6 milyon twiti hergün satın alıyorlar.
5-6 seneden bugüne kadar olan twitleri takip etseydik darbeyi önlerdik.
 ***
Devlete çalışan bütün insanların merkeze danışmadan insiyatif alır hale gelmesi lazımdır.
Bilgisayar kullanıcılarının, trol hesap nedir, feyk hesap nedir bunları bilmeleri gerekir.
Kullandığımız bu aletin raconunu bilmemiz gerekir.
Sosyal medyada birçok açık bırakılıyor; bunları bilmeli ve kullanmalıyız.
Nerede top koşturduğumuzu iyi bilmeliyiz.Trend listeye girmek ne demektir?
Facebook’un nerelere müdahale ettiğini biliyor muyuz?
Neticede bu bir özel şirket ve nasıl çalıştığını bilmemiz mümkün değil.
Örneğin, Muhammed Ali‘nin ölümü olayı trend listenin başındayken Facebook tarfından kaldırılmıştır.
Buna algı yönetimi diyoruz.
Trollerin gerçek bilgiyi kullanmadığını bilmemiz lazımdır.
Resim de kullanmazlar.
Ünlü insanları ve kurumları taklit ederek işlerini yaparlar.
 ***
CUMHURBAŞKANLIĞINI ARADIM!  
 
Geçen gün Cumhurbaşkanlığını arayarak, bir bilgiyi iletmek istediğimi, bununla ilgili    olarak yetkili birisine bağlanmak istediğimi söyledim.
Telefona çıkan sekreter, TC numaramı, ne hakkında olduğunu sordu.
Ben de gerekenleri söyleyip yetkili birisine bağlamasını söyledim.
Koordinatör diye birisinden bahsetti ama o zat her kim ise telefona bakma lüzumu hissetmedi.
Tekrar sekreterle başbaşa kaldık!
Ben ısrarla bir yetkili bağlamasını istediysem de maalesef böyle bir şey yapamayacaklarını söylediler.
Eğer bilgi ve belge varsa bunu “postayla” göndermem gerektiğinde ısrar ettiler.
Düşünebiliyor musunuz; bu devirde postayla bilgi göndereceğiz.
İnanmak istemedim ama maalesef durum buydu.
Etkili ve yetkili birisine ulaşamadık.
Belki ben yeni bir darbenin istihbaratını paylaşacaktım!
Bu şartlar altında bunu yapmak mümkün mü?
Şimdi anlıyor musunuz darbenin neden önceden öğrenilmediğini!…