MHP lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin partisinin grup toplantısında cumhurbaşkanlığı ve genel
seçimlerin 26 Ağustos 2018 de gerçekleştirilmesine ilişkin önerisi, çok yerinde ileri görüşlü ve devlet
sorumluluğu içinde yapılmış bir açıklamadır.
Sayın Bahçeli, 7 Haziran seçimlerinin akşamında yaptığı erken seçim çağrısı ardından 15
Temmuz darbe girişimi akşamı yaptığı birlik ve beraberlik çağrılarında nasıl devletin bekasını şahsi
menfaatinin üzerinde tutup, nasıl devlet sorumluluğunda hareket ettiyse, aynı bilinç ve sorumlulukla
erken seçim çağrısında bulunmuştur.
Sayın Bahçeli, açıklamasında dış mihrakların oyunlarının arttığını, siyasi ve askeri manevralarla
ülkemizin zor durumda bırakılacağına dair güçlü emareler bulunduğunu, eşitler arası siyasi politikala-
rın Almanya, Fransa ve ABD’nin hoşuna gitmediğini ve bu nedenle bu ülkelerin doğrudan müdahalele-
rin olabileceğini ifade etmiştir.
Yine doğrudan spekülasyonlar yapılarak ekonomik kriz çıkarma çabalarının artacağı ve ekono-
mik ve para politikalarında yaşanacak sıkıntıların artacağı yönündeki ifadeleri yerinde tespitlerdir.
Son olarak yerel seçimlere Cumhur ittifakının birlikte girmemesi ve her partinin yalnız seçime
girmesi kararı çerçevesinde her ne kadar Cumhur İttifakı üyesi partiler birbirini rencide etmekten
kaçınacak politikalar gerçekleştirse de, tabanda Cumhur İttifakında kırgınlıklar yaşanabileceği tespiti
fevkalade doğru bir tespit olup, bu da Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar Cumhur İttifakına darbe
vurabilecektir.
Sayın Bahçeli’nin bu tespitleri tamamen doğru ve yerindedir. Kesinlikle göz ardı edilmemeli ve
hemen uygulamaya geçilmelidir.
Sayın Bahçeli, 7 Haziran seçimlerinden bu yana şahsi ve parti çıkarlarını bir tarafa bırakmış,
kendi ve partisinin siyasi geleceğini bitirme tehlikesine rağmen ülkenin ve milletin bekasından taviz
vermeyerek tam bir devlet adamı bilinci ile davranmıştır.
Koltuk sevdasına düşmemiş, kendisini ve partisini ülke ve milletin bekası için siyasi manada
şehit etmiştir. Tarih bunu unutmayacak ve millet bunu daima hatırlayacaktır.
Zaten sanayiciler, esnaf, bankalar, yatırımcılar, siyasiler ve millet kendini 2019 yılındaki
seçimlere endekslemiştir. Herkes seçimi görme ve bundan sonra yatırım yapma beklentisi içindeyken
ülkemizi, milletimizi ve piyasaları 19 ay daha bekletmek doğru bir hareket olmaz ve boşa geçirilmiş
zor dönem olur.
Ekonomik ve siyasi olarak yorucu ve yıpratıcı bir dönem ile karşı karşıya kalınacaktır. Bunun
yerine Cumhur İttifakı ile güçlü bir hükümet, yerli ve milli bir meclis, ilk turda seçilen bir Cumhur
Başkanı ile güçlü bir devlet, 2023 ve 2071 hedeflerine ilerleyen bir ülke için seçimlerin mümkün olan
en erken tarihe çekilmesi doğru ve isabetli bir karardır. Aksi ülkemizi zor duruma düşürecektir.
Bu tarihi bir fırsat yada hata arasındaki bir karar olacaktır. Umarım tarihi fırsat değerlendirilir
ve kaçırılmaz.
Ama bu yolu açan ve şahsi menfaatlerini ülkesi ve milletine feda eden Sayın Devlet
Bahçeli’nin yaptıkları asla unutulmayacaktır.