Dün sabıka kaydı için savcılığa gittiğimde, Bursa Adliyesi’nin girişinde Çağdaş Hukukçular Derneği mensuplarının pankart açıp bildiri okuduğunu gördüm.
Bildiri metnine baktığımda, tutuklanan HDP milletvekillerine, çeşitli yerlerde ve Bursa’da HDP’lilere karşı düzenlenen operasyonlara karşı çıkılıyor, bunların hukuksuz olduğu, faşist baskılar olduğu vurgulanıyordu. 
Buna karşı çıkmak için emekçiler, öğrenciler ve faşizme karşı olanlar mücadeleye davet ediliyordu.
***
Ne kadar enteresan bir durum değil mi?
Türkiye’nin durumu ortadayken, bütün iç ve dış düşmanların elbirliği içinde vatanımıza ve milletimize kastettiği, PKK’nın katliamlarının devam ettiği bir süreçte, PKK’nın TBMM’deki uzantısı olarak kabul edilen ve yaptıkları açıklamalarla adeta Türkiye Cumhuriyeti Devletine ve milletine karşı isyan noktasında hareketlere tevessül eden HDP Eşbaşkanları ve diğer yönetici ve mensuplarına sahip çıkmayı üzerine vazife bilen Çağdaş Hukukçular Derneği Bursa Şubeşini en hafif ifade ile kınıyorum.
Kendilerini, şehit vermeye devam ettiğimiz bu nazik süreçte milletin maşeri vicdanının sesini dinlemeye davet ediyorum.
Bu mübarek vatana kastedenlere destek vermelerini çağdaşlığa da, insan hakları savunuculuğuna da yakıştıramıyorum.
***
Hala 1980 öncesi komünist zihniyetin savunuculuğuna soyunan bu insanları Türkiye ve dünya gerçekleri ile yüzleşmeye davet ediyorum.
40-50 sene öncesinin klasik sol söylemleri ile bu milletten de, işçi, memur, öğrenci kesiminden de destek bulamazsınız.
Gelin milletin değerlerine sahip çıkın.
Vatana, millete, devlete, askere, polise, bebek katillerine destek verenlere sahip çıkmanın ne hukukçulukla, ne demokrasi ile bir ilgisi yoktur.