Dünya ve ülkemiz her konuda gelişirken eğitimin, sanatın, kültürün ve bilimin hızla ilerlediği dünyamızda hala kadına şiddetten bahsetmek çok üzücü.
Gün geçmiyor ki televizyonlarda, gazete sayfalarında kadınlara yönelik istismar, eziyet, cinayet haberlerine rastlamayalım.
slında kabul edilemez bu durum tüm dünya üzerinde önemle ve ciddiyetle durulması gereken sosyal bir durumdur.
Şunun bilincine varmamız gerekiyor, kadına uygulanan şiddet, tüm toplumu etkileyen üzücü olayları da ne yazık ki beraberinde getirmekte.
Şiddet uygulanan kadınların çocukları o şiddeti bizzat yaşıyorlar, yada çocukları da istismar edilmekte, en azından  görgü tanıkları oluyorlar.
Yapılan araştırmalar gösteriyor ki bu çocukların çoğu şiddetin potansiyel uygulayıcıları oluyor.
Kadına atılan en küçük bir tokat bile düpedüz terördür.
Çocuğa ve kadına her tokat geleceğe indirilen bir darbedir. Kadınlarımız kutsaldır, cennet onların ayaklarının altındadır, onlara kalkan eller kırılsın demekle iş bitmiyor. Kadına şiddet sosyolojik , psikolojik ve hukuksal bir sorun olarak kabul edilmesi kaçınılmazdır. Sürekli dile getiriyorum her canlıya uygulanan şiddet için devlet çıkaracağı yasalar ve alacağı her önlemde caydırıcı olmanın çarelerini bulmalı, bulmak zorunda.
Artık haberleri izleyemez hale geldim. Şiddet, dayak, cinayet , terör, şehit , çarşı pazardaki pahalılık , zamlar, işsizlik , geçim sıkıntısı… Hiç iyi bir şey olmaz mı olmayacak mı ?