Anayasa değişikliği görüşmeleri sırasında parti grubu adına konuşan AK Parti Bursa Milletvekili İsmail Aydın’ın sözleri, acımasızca ve amacı dışında çarpıtılarak resmen linç girimine tabi tutuldu.
Peki neydi İsmail Aydın’ın sözleri?
“ Ben de 1982 Anayasa’sının ilk dört maddesinin mutlaka Anayasa’mızda bulunmasına taraftarım ancak  bir hukukçu olarak Anayasa’nın değiştirilemez maddelerini kabul etmek mümkün değildir.
Gerekli nisapla Anayasa’nın tüm maddeleri değiştirilebilir. Hatta meclis yeni bir Anayasa yapabilir. Aksini düşünmek aziz milletimizin vekâletini küçümsemek anlamına gelir.
Milli egemenliği küçümsemek yüce meclis çatısı altında hiçbir milletvekilinin arzu edeceği bir durum değildir.
Tersi bir durum silahı, darbeyi, vesayetçiyi kutsamak anlamına gelir.
 Bir düşünün yüzde 95’in üzerinde bir temsil kabiliyetine sahip Meclis anayasa yapamayacak ama 15 Temmuz’daki darbeciler eğer başarılı olsalardı bu ülkeye yeni bir anayasa yapacaklardı.
Bunu kabul etmemiz mümkün değildir.
Bu nedenle yeni getirdiğimiz teklifin hayırlı olmasını diliyorum.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum.”
Evet, İsmail Aydın’ın konuşması tam tamına bu şekilde.
Bu sözlerini TBMM Tutanağı’ndan aldım.
Bunu paylaşan da CHP’nin en çalışkan Bursa Milletvekili hukukçu Nurhayat Altaca Kayışoğlu’dur.
Kayışoğlu paylaşırken şunları yazıyor: “Anayasanın ilk dört maddesini değiştirmek istediklerini itiraf ettiler.”
Yukarda İsmail Aydın’ın sözlerini verdim.
Şimdi soruyorum:
İsmail Aydın’ın sözlerinden bu mana mı çıkar?
Facebook üzerinden paylaşımda bulunan bütün CHP’liler açmış ağzını yummuş gözlerini İsmail Aydın üzerinden AK Parti’nin rejim değişikliğine gitmek istediğini haykırıyorlar.
Bunun ispatının da bu konuşma olduğunu söylüyorlar.
Bir paylaşımda ise İsmail Aydın’ın konuşmasının başında ifade ettiği “Ben de 1982 Anayasası’nın ilk dört maddesinin MUTLAKA  anayasamızda bulunmasına taraftarım…” sözlerini atlayıp kasıtlı olarak görmezden gelerek çarpıtıyorlar.
“Bakın işte gördünüz mü AK Parti’nin niyeti rejim değişiklidir” diyorlar.
Konu ile ilgili olarak TBMM’den canlı yayın yapıp  milletvekillerinden İsmail Aydın’a karşı görüş alan CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayşoğlu’nu ise bu tutumundan dolayı kınıyorum.
İsmail Aydın’ın amacını aşan konuşmasına direkt olarak bu anlamı yüklemek adaletli bir davranış değildir.
Kendisinin TBMM’deki çalışkanlığını en çok takdir eden ve bunu da yazılarında belirten bir gazeteci olarak bu tutumu Nurhayat Altaca Kayışoğlu’na yakıştıramadım.
Bir şeye karşı çıkmak uğruna aynı çatı altında görev yaptıkları ve de ayrıca hukukçu kimliği ile meslektaş oldukları arkadaşına karşı bu şekilde bir davranış içine girmek hak, hukuk ve adalet anlayışına sığmaz.
 ***
Bu arada İsmail Aydın’a da bir çift sözüm olacaktır:
CHP’lilerin öküzün altında buzağı aradıkları bir dönemde kalkıp da bu şekilde karşı tarafın çarpıtma yapmasına müsait ifadeler kullandığın için seni de kınıyorum.
İnsan derdini daha değişik kelimeler kullanarak da anlatabilirdi.
İkinci dönemdir TBMM’de olan bir iktidar milletvekilinin böyle bir hata yapma lüksü olamaz.
Üstelik de Anayasa Komisyonu Üyesi olarak senin daha kılı kırk yaran ifadeler kullanman gerekirdi..
Bak şimdi hoşuna gitti mi; kendi parti taraftarlarından bile “Fetocu” denilmeye başladı.
Ne güzel şimdiye kadar kalkıp da konuştuğun yoktu!
Keşke bu netameli günlerde de sükunetini muhafaza etseydin!