31 Martta yapılan mahalli idareler seçimleri sonucunda İstanbul neticelerine AK Parti tarafından itiraz edilmiş                       ve oyların tekrar sayılması istenmişti.
AK Parti tarafından yapılan bu itiraz üzerine İstanbul Büyükşehir oyları tekraren sayılmaya başlanmış ve günlerce süren sayım döküm işlemlerinden sonra oyların tasnif ve dökümünde ve listelere geçirilmesinde ve birleştirme tutanaklarının oluşturulması sırasında büyük usulsüzlükler yapıldığı belgeleri ile ortaya konulmuştu.
Bu gelişme üzerine Türk siyasi tarihinde bir ilk olmak üzere İstanbul seçimlerinin yenilenmesine karar verilince ortaya yepyeni bir durum çıkmış ve mazbatasını alan Ekrem İmamoğlu’nun elinden mazbata geri alınmıştı.
Bütün bu olanlardan sonra 23 Haziran 2019 tarihinde yani bu Pazar günü de seçimlerin tekrarı yapılacak.
 ***
31 Mart seçimlerinden sonra bu yeni seçimler için milletin pek heyecanı kalmadı.
Propaganda yönünden de eski atmosferi göremiyoruz.
Tayyip bey de bu sefer sahaya inmedi.
İki aday da lokâl bazda ilçeleri gezerek tekrar seçmenlerle buluşmaya çalışıyorlar.
Bilindiği gibi seçimlere itirazdan sonra yapılan yeni sayımlar neticesinde iki aday arasındaki oy farkı düşmüş ve makas kapanmıştı.
Ben inanıyorum ki; seçimlerde herhangi bir çalma çırpma işlemi olmasaydı Binali Yıldırım rahatlıkla seçimi kazanırdı.
 ***
Pazar günü yapılacak olan seçimler için bütün tedbirler alınmalı, sandık müşahitlerinden tutun da ilçe seçim kurullarındaki görevlilerde kadar hepsi kontrol altında tutulmalıdır.
Maalesef, eski bir siyasetçi olarak şunu söyleyebilirim ki
Sandıklardan çıkan sonuçlar ilçe seçim kurullarına gidesiye kadar yollarda bile değişiklik yapılabilmektedir.
Eskiden bunun çok örnekleri görülmüştür.
 ***
ALDIĞIM BAZI DUYUMLAR
Kısaca Süleymancılar olarak bilinen dini cemaatin bir kısmının Ekrem İmamoğlu’nun kazanması için çalıştıkları yönünde ciddi bilgiler geliyor.
Geçen gün Umre’den gelen bilgilere göre bu sene çok yoğun bir katılımla Umre’ye giden Süleymancıların oradaki vatandaşlarımıza Ekrem İmamoğlu’na oy verilmesi yönünde telkinde bulundukları, ellerinde tespihlerle İmamoğlu’nun kazanması için dua söylemektedir.
Daha önceki seçimlerde de CHP’ye oy verilmesi yönünde cemaate talimat veren cemaat güya başı konumundaki kişi veya kişilerin bu tavrı aslında bir kısım cemaat mensupları tarafından da büyük bir tepki ile karşılanmakta, CHP’ye oy vermeyeceklerini ifade etmektedirler.
Ömrünü Kur’an-ı Kerim hizmetine adamış büyük İslam alimlerinden Silistreli Süleyman Hilmi Tunahan Hazretleri hayatta olsaydı cemaatin düştüğü bu durumdan dolayı üzüntüsünden kahrolurdu.
Kur’an-ı Kerim okutmanın yasaklandığı CHP dönemlerinde bütün baskı ve yasaklamalara rağmen her şeyi göze alarak bu hizmeti yapan Süleyman Efendi ağaç kavuklarında çocuklara Kur’an-ı Kerim öğretmişti.
Düşünebiliyor musunuz; bu mübarek zatın bugünkü güya talebeleri olarak geçinen gafillerin yaptıkları karşısında insan şok geçirmemesine imkân mı var?
Gerçekten de bu durum bütün Müslümanları derin bir üzüntüye sevk etmektedir.
Allah bunlara hidayet ve feraset versin.
 ***
Yanlışlıkla mazbata alıp göreve gelir gelmez ilk icraat olarak belediye belgelerini kopyalamakla işe başlayan İmamoğlu’nun MİT’in müdahalesi ile bu icraatına son verilmişti.
Hakkında birçok soru işareti bulunan Ekrem İmamoğlu’nun seçilmesi durumunda neler yapacağı, akıl sahibi ve sağduyulu vatandaşlar tarafından endişe ile beklenmektedir.
Eğer kazanırlarsa; militan bir tavra sahip olan Ekrem İmamoğlu’nun, polislere taş atarken ve PKK kamplarında görüntülenen CHP’li başka bir militan görüntülü olan İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ile birlikte İstanbul’un başına ne çorap öreceklerini düşünmek bile istemiyorum.
Bu nedenle, Pazar günü İstanbul’da Binali Yıldırım’ın kazanması için sağduyu sahibi vatandaşlarımıza büyük görevler düşmektedir.
Herkes tanıdıklarının oy kullanmaya gitmesi için elinden geleni yapmalı ve emanetin ehline verilmesi ve sonradan pişman olunmaması için azami gayret sarf etmelidir.