

Günlerdir İstanbul seçimleri ile meşgul olmaktan diğer gündemler ile ilgilenemiyoruz.
Başkanlık sistemine girmiş bir Türkiye hala seçimlerin sayımı hatta iptali ile ilgileniyor.
Önümüzdeki günlerde İstanbul için olağanüstü seçim iptali için gerekli müracaatını yapacak.
Fakat işin farklı bir yüzü var ki pek de kimse dillendirmiyor. Her zaman söylüyoruz şimdi de yazıyoruz Ak parti’nin en büyük düşmanı yine Ak parti’dir.
Ak Parti yetkililerine şunları sormak gerekiyor?
-Binali Yıldırım’ın adaylığı sürecinde teşkilatların değişimini istemesine rağmen değişim yapılmadı.
-Özhaseki Ankara’ya aday oldu kazanamadı Türkiye’deki adaylar ile bizzat kendisi ilgilendi fakat bazı problemleri yazıp hatta whatsapına göndermemize rağmen hiç umursamadı bile.
Hele hele seçim sürecinde yapılan uyarıları dikkate almamak gerçekten dehşete düşürücü bir durum.
Kravatı takıp gezmekle olmuyor bu işler şimdi çık da kaybettiğiniz bölgeleri geri al bakalım ne olacak.
Bugün İstanbul seçimleri de bunun bir sonucudur.
Bugün bu meseleleri Ak Parti’yi yakın yalaka grubu ile değil de AK Parti’yi bilinçli bir şekil de destekleyen taban bu işten ciddi bir şekil de rahatsız.
Eğer bu tabanı da rahatsız ederse Ak parti’nin önümüzdeki dönemi de pek aydınlık görünmüyor.
Çünkü Ak parti’nin bilinçli tabanı partinin kolonları gibidir o yıkıldı mı geçmiş olsun.
Bugün İstanbul’da yapılanları bir Müslüman olarak haksızlık yapıldığını düşünüyorum.İktidar sorumluluğu kendisinde arayacağına problemi Ekrem İmamoğlu’nda arıyor.
Hakkaniyetli davranmak bize en yakışanıdır yarın yeniden bir seçim olur ve bu seçimi CHP silme kazanırsa iyice durum derinleşir…
Gerisi sizin meseleniz.