Geçen haftanın siyaset gündemine damgasını vuran konu ” Külliyedeki CHP’li” konusuydu.
Sözcü Gazetesi Başyazarı Rahmi Turan’ın ortaya attığı iddiaya göre güya CHP’ye genel başkan olmak isteyen birisi külliyeye çıkarak Erdoğan ile görüşmüş ve Erdoğan da buna “CHP’nin başına sen geçmelisin; biz de sana yardım ederiz” demiş.
Bu iddia gündeme bomba gibi düştü. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu “Biliyorum, şaşırmadım, doğrudur ancak ismi açıklamayacağım” demesi üzerine külliyeden yapılan açıklamada kesinlikle böyle bir görüşmenin olmadığı ifade edildi.
Bu sefer gözler eski Genel Başkan Adayı Muharrem İnce’ye çevrildi.
Muharrem İnce de buna çok sert bir şekilde karşı çıktı. 
Kılıçdaroğlu’nu arayarak bu ismi açıklamasını istedi. Kılıçdaroğlu ile basının karşısına çıkıp birlikte fotoğraf vermeyi teklif etti ama Kılıçdaroglu ‘bakarız’ filan deyip yan çizdi.
Diğer taraftan Sözcü Gazetesi Yazarı Rahmi Turan’dan külliyeye giden CHP’liyi açıklaması istendi.
O da, baştan haber kaynağını açıklamayacağını söylemesine rağmen gelen baskılar üzerine dayanamayarak bu ismin Muharrem İnce olduğunu söyledi. 
***
Bütün bu olup bitenlerden sonra Muharrem İnce televizyon kanallarına ve değişik basın kuruluşlarına açıklamalarda bulunarak partisinin kendisine KUMPAS kurduğunu 
açık ve net ifadelerle anlattı ve bunun ilk olmadığını, cumhurbaşkanlığı seçim gecesinde de kendisinin partisi tarafından aldatıldığını ifade etti.
CHP’de bu tür işlerle uğraşan bir çete olduğunu ve bunların yönetimde de yer aldığını dile getirdi. 
Kılıçdaroğlu’nun, hiçbir CHP’lı genel başkan adayının gidip külliyeden icazet almayacağına inanıyorum diyemediğine dikkat çekerek bunu yapmalıydı dedi.
***
Burada yapılmak istenen sudur:
Şubat ayında yapılacak olan CHP kongresinde genel başkan adayı olacaklara gözdağı vermek ve külliye ile ilişkilendirmek; diğer taraftan ise AK Parti ve Erdoğan’ı CHP’ nin iç işlerine karışmakla suçlamak.
Aslında bakıldığında bunun son derece saçma bir KUMPAS olduğu görülecektir.
Düşünün bir kere; CHP’nin başına Muharrem İnce’nin gelmesi ile AK Parti’nin ne gibi bir kazancı olabilir?
Aksine Kılıçdaroğlu’nun başta olması AK Parti için bulunmaz bir nimettir. Çünkü çok zayıf bir figürdür. 
***
Muharrem İnce’ye kurulan bu kumpastan Muharrem İnce kazançlı çıkmıştır.Çünkü halkın nezdinde mağdur durumuna düşmüştür ve bu da Muharrem İnce için kullanılabilecek büyük bir fırsattır ve ilk andan itibaren de Muharrem İnce bunu tepe tepe kullanmaktadır.
***
Diğer bir konu ise bu işin bir ucunda Pensilvanya’nın olduğu konusudur.
CHP’DEKİ ulusalcıların tasfiyesi için böyle bir kumpasa gidildiği de göz önünden uzak tutulmamalıdır. Böylelikle CHP, Atatürk’ün CHP’si olmaktan çıkarılıp bölücü ve diğer radikal unsurlarla iş tutar bir hale getirilmek isteniyor.
***
Son söz olarak şunu söylemek mümkündür.
Muharrem İnce’ye kurulmak istenen kumpası tezgahlayanlar bu işi ellerine yüzlerine bulaştırmışlardır.
Bu işin ihalesi de Kemal Kılıçdaroglu’nun üzerinde kalmıştır. 
Kurultaydaki delege yapısıyla belki Kılıçdaroğlu tekrar seçilebilir ama bu işin daha uzun sürmeyeceği de anlaşılmaktadır.