

Bugün, yarın, öbür gün..
Herkes herkese, “umut dolu mesajlar” yollayacak..
Sağlık, mutluluk, başarı, barış, kardeşlik, birlik, beraberlik üzerine.. Aynı 2019’a, 2018’e, 2017’ye, 2016’ya, 2015’e.. girerken olduğu gibi..
Şimdi, 2020’ye giriyoruz..
Peki, yeni bir yıl yeni bir umut mudur?
Belki; beyaz bir sayfa açmak, belki bir şeyleri sıfırlamak, belki yeniden başlamak gibi duygularla bir şeyleri umut etmek, dilemek istiyoruz. Ama; sen, insanlar değişmediği sürece 2020 de umut değildir… Dün de aynı, bugün de aynı, yarın da.. Keşke; her yıl başlarında bir şeyleri değiştirebilsek, eski yıllara kötülükleri, acıları, gözyaşlarını bırakabilsek. En başta savaşı atabilsek kör kuyulara, giden evlatları analara tekrar verebilsek… Tıpkı; babaları evlatlarına, eşleri yavuklularına verebilmek gibi.. Keşke; “sil baştan” başlayabilsek, çocukların gözyaşlarını silip barış içinde… Keşke; açlığı, sefaleti, hırsızlığı, dolandırıcılığı, ikiyüzlülüğü ve sevgisizliği de eski yıla bırakıp ardına kadar kapatabilsek tüm bu kapıları.. Barışı, sevgiyi ve insanlığa yakışır tüm güzellikleri doldurup 2020 yılına girebilsek, çocukların gülüşleri ile birlikte…
Bizler; yoksul yüreklerimiz dostla, dostlukla zenginleşen insanlardık. Acıyı da, mutlulukları da, bir dilim ekmeği de paylaşan, dil, din, ırk, mezhep ayırt etmeden “insanı seven”, umudumuzu “çocukların sevinciyle tartan” insanlardık… Çok mu zor.. Dikkat edin, “insan”dan söz ediyoruz.
Yani; “ben”den, “sen”den..
‘HER SABAH GÜNLE
DOĞMAYI İSTEYELİM..”
Ne diyor Sokrates;
“… Bir şeylerin değişmesini isteyen
önce kendinden başlamalı..”
Ya da Behçet Aysan:
“… Güle değecek/ kuşların kanadı
Ve kuşlar sırtlarında/ gül taşıyacak.
Kardeşlerim/ koşar adım, ırmaklar geçilecek,
fırtınalar dinecek/ Bir yanı var ömrümüzün
Bir gün gülecek..”
Bir de Nazım’a kulak verirsek:
“… Ne fırtınalar koptu,
Benim hayat dallarımda..
Hiç birinde vazgeçmedim umutlarımdan..
İçimde kıyametler kopsa da..
Ben baharıyım yarınlarımın,
Çiçek açarım her kışın ardından..”
… Yaşar Kemal, ‘Fırat’ın suyu kan akıyor baksana’ adlı eserinde, “Yeter ki her sabah günle birlikte doğmayı isteyelim” der. İşin özü; yeni yıl, sen “yeni sen” olursan, değişirsen umut olacak. Sen değişmedikçe, ne 2020, ne de 2021, ne de ötesi… umut değildir…
2020’de “Umut”suz, “Duygu”suz kalmayın..
İyi yıllar, sağlıkla, huzurla..