SON DAKİKA
Hava Durumu

ÖRNEK BAŞKONSOLOS

Yazının Giriş Tarihi: 10.06.2019 09:28
Yazının Güncellenme Tarihi: 10.06.2019 09:28

Geçen gün sosyal medyada kısa adı TürkBirDev(7 bağımsız Türk ülkesinin bir Devletler Birliği Projesi) tarafından yapılan bir paylaşım dikkatimi çekti.
Konu da, bir başkonsolosumuzun iftarda yapmış olduğu konuşmaydı.
Pekiyi yüzlerce başkonsolos arasında bu başkonsolosumuzu öne çıkarıp bütün dikkatleri üzerinde toplayan başkonsolos kimdi ve neler söylemişti?
Başkonsolosun konuşmasına geçmeden önce bazı tespitlerimi paylaşmak istiyorum.
***
Şimdiye kadar monşer zihniyetli hariciye mensuplarından çok çekti bu millet.
Yurt dışına her çıktığımda oradaki Türkiye temsilciliklerine uğramadan geçmem.
Oralarda vatandaşlarımıza reva görülen bıktırıcı ve usandırıcı muameleleri görüp üzülmüşümdür.
Birçok keresinde de yetkililerle tartışmış ve hatta kavga etmişliğim bile vardır.
Tayyip Erdoğan ile birlikte artık bu köhne yapı değişmeye başlamıştır.

Yurtdışındaki vatandaşlarımıza tepeden bakan, adeta burnundan kıl aldırmayan bu zevatın yerine artık milli ve manevi değerlerine son derece bağlı, Türklük gurur ve şuuru ile İslâm ahlak ve faziletine inanmış yeni bir hariciye kadrosu yetişti ve yetişiyor.
Şimdi gelelim yazımıza konu başkonsolosumuza…
ZORU BAŞARMAK BİZİM HAMURUMUZDA VAR YAZGIMIZDA VAR
Evet, T.C. Boston Başkonsolosu Ceylan Özer Erişen’den bahsediyorum.
Bakınız bu genç bayan başkonsolosumuz Boston’daki iftar programında neler söylemiş:
‘ Bizler gibi büyük bir dünya medeniyetinin mirasçısı olan Türklere çok görevler düşüyor.
Madem Türkler olarak bizim yaşadığımız âleme, bu âlemi iyileştirmek gibi bir borcumuz var, Allah-u Teala bize adeta öyle bir görev vermiş, o zaman bizim de ona göre yaşamamız lazım.
Kolay değil, zor. Ama zoru başarmak bizim hamurumuzda var, yazgımızda var.
Türk insanının bilgisi, görgüsü, ailevi değerleri, çevresine, konusuna komşusuna, verdiği kıymet, dünyanın neresine giderse gitsin kendini gösterir.
Barışçıl bir şekilde yaşamak, kimsenin huzurunu kaçırmamak, yardıma ihtiyacı olanın yardımına koşmak, soframızı paylaşmak, bizden farklı olanı yadırgamamak, dışlamamak, herkese kucak açmak biz Türklerin tabiatının parçasıdır.
Binlerce yıllık geçmişimizde, hep bağımsız devletler kurmak, büyük bir devlet geleneğini geliştirmek, yaşatmak ve bugüne kadar getirmek bize nasip olduysa, temelini hep bu hasletlerinde aramak gerekir.
Herkesin imrendiği, görenin hayran kaldığı ve bir daha görmek istediği çok güzel bir memleketimiz var. Sanatımız, kültürümüz, mutfağımız, misafirperverliğimiz anlatmakla bitmez. Bizler de yurtdışında, ister resmi görevliler olsun, ister sivil vatandaşlar olsun hepimiz bu güzel kültür ve medeniyetin temsilcileriyiz. Ancak hepimiz biliyoruz ve tecrübe ediyoruz ki bu görevleri yerine getirmek gitgide zorlaşıyor. Bu zorluklar da bizimle ilgili değil dünyadaki gidişatla ilgili.

Bilginin hiç olmadığı kadar bol, devasa ve ulaşılabilir olduğu bir dünyada yaşıyoruz. Ama bilgisizlik, cehalet ve ilgisizlik de bir o kadar artıyor. Yalan ve uydurmaların bize bilgi diye pazarlandığı, sosyal medya ve yeni teknolojilerle özel hayatlarımızın didiklendiği ve hatta ticari mal gibi kullanıldığı bir karmaşanın içindeyiz.
Böyle bir dönemde, bizler gibi bir dünya medeniyetinin mirasçısı olan Türklere çok görevler düşüyor.
Osmanlı ve ondan önce gelen büyük devletler ve imparatorluklar, sadece askeri ya da ekonomik güçle kurulmadı: bir medeniyet vizyonu ve tasavvuru ile kuruldu.
Madem Türkler olarak bizim yaşadığımız âleme, bu âlemi iyileştirmek gibi bir borcumuz var, Allah-u Tealâ adeta bize öyle bir görev vermiş, o zaman bizim de ona göre yaşamamız lazım. İçinde yaşadığımız ortamı çok iyi idrak etmemiz, çocuklarımızın bu ortamdan en fazla yararlanabilecekleri şekilde fırsatları değerlendirmemiz, başkalarının yaptığı icatlarla yönlendirilmek yerine, bilimsel ve sanatsal yaratıcılığımızla yön verenler arasında yerimizi almamız şart.
…Ama ben inanıyorum ki, erkeğiyle kadınıyla, genciyle yaşlısıyla bizler, Allah’ın izniyle ve yardımıyla, hayatlarımıza en iyi şekilde yön verip üstüne bir de herkese örnek olabiliriz. Kolay değil, zor. Ama zoru başarmak bizim hamurumuzda var, yazgımızda var.’
Bilgisi, ufku ve vizyonu geniş, Türkiye ve dünya meselelerine hâkim bu genç başkonsolosumuzu tebrik ediyor, diğerlerine de örnek olmasını diliyorum.
Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.