Ulaşılamayan ulaşım

Büyükşehir yasası ile köy tüzel kimlikleri ellerinden alınarak hiçbir tüzel kimliği olmayan mahallelere çevrilen köylerin eğitim, sağlık ve ulaşım sorunları ne yazık ki çözülemiyor.

Mustafakemalpaşa, İznik, Karacabey ilçelerimize bağlı mahallelerde, toplu taşıma aracına binmek için asfalta veya anayola yaklaşık üç km yürüdüğünü söyleyen hemşerilerimizin yanı sıra, arabası olanlar; komşularının ihtiyacı görülsün diye araçlarını gayrı resmi bir toplu taşıma aracına çevirmiş durumdalar.

Ayrıca, Osmangazi ilçesine bağlı Güngören, Doğancı gibi bir çok mahallelerde, belediye otobüs seferlerinin azaltıldığı hususunda şikayetler alıyoruz.

Hastaneye ulaşmak için önce Acemler’e, ordan tekrar toplu taşıma aracına binip hastaneye ulaşabilen vatandaşlar için bu durum; hem zaman açısından, hem maddi açıdan oldukça külfetli.

Tam bu noktada akıllara şu soru geliyor.

Kentimizde ki toplu ulaşım araçları, vatandaşlarımızı gideceği yere gerçekten ulaştırıyor mu?

Yoksa, bir yerden alıp, farklı bir yere mi bırakıyor?

Özellikle kent merkezine uzak mahallelerde yaşayan vatandaşlarımız için, gündüzleri bile sağlık hizmetlerine ulaşmaları oldukça meşakkatli iken, geceleyin bu durum daha da içinden çıkılamaz bir hale gelmekte.

Kent merkezine uzak, dar gelirli bir vatandaşımız, gece hastalanan çocuğunu, eğer mahallesinde sağlık ocağı varsa, belirli bir saatten sonra hizmet vermediğine, taksiye verecek parası olmadığına, o saatte toplu taşıma araçları da çalışmadığına göre, çocuğuna bir iğne dahi yaptıramayacak durumda.

Ayrıca; Taşımalı eğitim sisteminin uygulandığı mahallelerde vatandaşlar; çocuklarının okullara, ihaleyle belirlenen servisler tarafından taşınmadığını, taşıma belgesi olmayan, dolayısıyla da güvenli olmayan araçlar tarafından taşındığını ifade ediyorlar.

Belediyeler; İnsanı merkeze koyan, emeğiyle geçinenlerin, kadınların, gençlerin, engellilerin, işsizlerin ihtiyaçlarına öncelik veren, emeğe ve sosyal adalete saygılı, eşitliği ve dayanışmayı öncelikleri olarak gören, hizmet üreten, halka hizmet götüren, kamusal kurumlardır.

Kentte ki halkın; eğitim, sağlık ve ulaşımından da sorumludur.

Sağlık, eğitim ve ulaşım arasındaki ilişkiyi, sağlık ve eğitim hizmetlerine ulaşım olarak ta ifade edebiliriz.

Yani, Kentlerini; tüccar zihniyetiyle değil , halka hizmet etme bilinciyle, halkın çıkarlarını gözeterek yönetmeleri gerekir.