İnsanın içinden “hey gidi günler hey” diyesi geliveriyor.

Geçmiş zamanı düşündükçe nereden nereye gelmişiz diye yavaş yavaş istek dışı başımı sallar olmuşum.

Türkiye Cumhuriyetinin 54. Hükümeti işbaşındaydı 96-97 yıllarında.

Kültür Bakanı ise şimdiki Meclis Başkanı İsmail Kahraman beyefendiydi.

O dönem Bakanlığının ismine uygun bir projeye imza atmıştı.

Gerçi o günün Türkiye’sinde ancak kahraman olanlar bir şeyler yapabilirlerdi.

İsmail beyde soyadına yakışır bir şekilde bu milletin geçmişini, ecdadını, torunun dedesini tanıma adına bu işin ehli olan Hayrat Vakfı ile ortaklaşa Türkiye genelinde Osmanlıca kursları düzenleme protokolü imzalamıştı.

O zaman için bunu gerçekleştirmek çok büyük bir meseleydi.

Çünkü iktidardılar ama muktedir değildiler.

Kazasız belasız kurslar açıldı.

Bendenizde o kurslara katılıp sertifika alanların içerisindeydim.

O belgeyi halen hatıra olarak saklamaktayım.

Sonra 54. Hükümet için malum hafızalarda yer tutan o bin yıl sürecek denilen dönem başladı. O dönemde her şey irticadan sayıldı.

Ne kurs kaldı ne kursiyer.

Her şey darmadağın edilip bırakıldı.

Allahtan 28 Şubat süreci o denilen yıl kadar uzun sürmedi.

Tekrar su mecrasında akmaya başlayınca devlet-millet, millet-asker, devlet-asker birbirini kucaklayınca o irtica balonu patlayıverdi.

Cumhurbaşkanı 5.Din şurasındaki “isteseler de istemeseler de bu ülkede Osmanlıca da öğrenilecek ve öğretilecek” çıkışıyla tekrar millet-ecdat buluşmasını ve vefa borcunu ödeme dönemini başlatmış oldu.

Hayrat Vakfı ile Milli Eğitim Bakanlığı Osmanlıca kursları için protokol imzalayıp ücretsiz olarak Halk Eğitim Merkezlerinde, Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Gençlik Merkezlerinde, Yüksek Öğrenim Kredi Yurtlarda kalan öğrencilere, M.E.B Hizmet içi eğitimde Osmanlıca kursları ve hatta Avrupa ve Balkanlarda yaşayan Türkler içinde sertifikalı Osmanlıca kursları düzenlemeye başladılar.

Millet tam bir ilim-irfan, eğitim seferberliği halini aldı.

Mecliste de Osmanlıca öğrenmek isteyen Milletvekilleri içinde bir kurs düzenlenmeye başlamış.

İlk etapta 36 vekilin Osmanlıca öğrenmeye başlaması sevindirici.

Vekilleri olduğu bu millet kurslara sahip çıktığına göre Meclis çatısı altında Osmanlıca öğrenmek gayet normaldir.

Tekrar ediyorum nereden nereye gelinmiş.