Nilüfer Belediyesi Haberleri - Son Dakika Nilüfer Belediyesi Haber Güncel Gelişmeler

Nilüfer’de kurban kesim alanları belirlendi

Nilüfer Belediyesi, yaklaşan Kurban Bayramı öncesi hazırlıklarını yoğun bir şekilde sürdürürken, Nilüfer İlçe Kaymakamlığı, Nilüfer Belediyesi, İlçe Müftülüğü, İlçe Sağlık Müdürlüğü ve İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün oluşturduğu Kurban Hizmetleri Komisyonu da, Nilüfer genelindeki kurban kesim alanlarını belirledi. Nilüfer’de bu yıl sadece Alaaddinbey Hayvan Pazarı’nda büyükbaş ve küçükbaş kurban satışı yapılıyor. Bayramda kurban kesimi yapılacak yerler de belirlendi. İhsaniye, Konak, Ataevler, Kültür, Cumhuriyet, Kurtuluş ve Balkan, Esentepe, Karaman, Yüzüncüyıl, Üçevler, Fethiye ve Beşevler mahallelerindeki pazaryerleri ile Hasanağa Toki kesim yeri, Nilüfer Belediyesi Görükle Şantiyesi ile Gölyazı balık mezatı alanında bayramın ilk 3 gününde kurban kesimi yapılacak. Nilüfer Belediyesi, belirlenen alanlarda vatandaşların kendi imkânlarıyla kesim yapabilmeleri için gerekli düzenlemeleri yapacak. Dileyen vatandaşlar da, Alaaddinbey Hayvan Pazarı’ndaki kesimhanede kasaplı kesim hizmetinden faydalanabilecek. Komisyon tarafından belirlenen yerler dışında kalan park, bahçe, cadde, sokak, bina önleri, meydan gibi umuma açık alanlarda kurban satışı ve kesimi yapan vatandaşlara ise yasal çerçevede 3 bin 36 TL cezai işlem uygulanacak. Vatandaşların kurban kesimlerini hijyenik bir ortamda, sağlıklı bir şekilde gerçekleştirebilmeleri için hazırlıklarda sona gelen Nilüfer Belediyesi, halk sağlığını korumak için de önlemler alıyor. Çalışmalar hakkında açıklamalarda bulunan Nilüfer Belediyesi Veteriner İşleri Müdürü Veteriner Hekim Sanem Çetiner, bayram süresince ekipler halinde sahada olacaklarını vurguladı. Nilüfer Belediyesi’nin kurban hizmetleri konusunda son derece titiz çalıştığını belirten Çetiner, “Nilüfer’deki kurban kesim yerlerimiz denetlendi ve tüm alanlarımız, geçer not aldı. Veteriner İşleri Müdürlüğü olarak ilçedeki koordinasyonu biz sağlıyoruz. Ayrıca fen işleri, ulaşım hizmetleri, park ve bahçeler, temizlik işleri, zabıta, destek hizmetleri müdürlüklerimizle iş birliği halinde çalışarak, herhangi bir aksaklık ve sorun yaşanmaması için hazırlıklarımızı yoğun bir şekilde sürdürüyoruz. Vatandaşlarımızın hijyenik ve sağlıklı bir ortamda, huzurlu bir şekilde dini vecibelerini yerine getirmeleri için de bayram süresince 145 kişilik ekiple sahada olacağız. Bu, bir ilçe için önemli bir sayı” dedi. Halk sağlığı açısından herhangi bir olumsuz durumun yaşanmaması adına önlemler alınacağına dikkat çeken Sanem Çetiner, sadece belirlenen alanlarda kesimlerin yapılmasının önemine de değindi. Çetiner, “Veteriner Hekimler olarak halk sağlığı açısından sadece belirlenen alanlarda kesim yapılması önemsiyoruz. Vatandaşlarımız, belirlenen alanlarda gönül rahatlığıyla kurban kesimlerini gerçekleştirebilirler. Bu alanlarda hem sıkı denetimlerimiz olacak hem de kesim için gerekli düzenekler sağlanmış olacak. Ayrıca kesim alanlarının temizliği de, bizim sorumluluğumuzda olacak. Şuursuzca, her alanda kesim yapılması ve kesim sonrasında kurban artıklarını bertaraf etmeden ortaya saçılması sağlık açısından tehditler oluşturuyor. Kendi bahçelerinde şuursuzca bir şekilde kesim yapacak olan vatandaşlarımız da buna dikkat etmeli. Çıkan artıklar, üzeri kireçle kaplanarak bir çukura gömülmeli. Nilüfer Belediyesi olarak 20 mahallede gömü çukurları oluşturduk. Kesim alanlarından toplanan sakatatlar ve kurban artıkları, bu gömü çukurları bertaraf edilecek. Kesim alanlarında vatandaşların görevlilerin yapacağı uyarı ve yönlendirmelere uymaları da önemli. Vatandaşlarımızın sağlıklı ve huzurlu bir şekilde dini vecibelerini yerine getirmesi gereken bütün çabayı göstereceğiz” diye konuştu. Düzenli bir şekilde denetimlerin yapıldığı Alaaddinbey Hayvan Pazarı’nda sağlıklı ve raporlu bin 700 büyükbaş, 500 adet küçükbaş hayvanın yer aldığını belirten Nilüfer Belediyesi Veteriner İşleri Müdürü Sanem Çetiner, vatandaşların buradan gönül rahatlığıyla kurban alışverişi yapabileceğini söyledi.

Nilüfer’de 19 Mayıs coşkusu

19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı etkinlikleri, Nilüfer’de çelenk sunma töreni ile başladı. Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, eşi Zeynep Terzioğlu Erdem, Cumhuriyet Halk Partisi Bursa Milletvekilleri Nurhayat Altaca Kayışoğlu, Erkan Aydın, Hasan Öztürk, Kayıhan Pala, CHP İl Başkanı Turgut Özkan, CHP Nilüfer İlçe Başkanı Fırat Yılmaz, önceki dönem Nilüfer Belediye Başkanı ve Büyükşehir Belediyesi Başkanı adayı Mustafa Bozbey, siyasi parti ve STK temsilcilerinin katıldığı tören, Cumhuriyet Meydanı Atatürk anıtı önünde yapıldı. Çelenk sunumu, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından günün anlam ve önemini içeren konuşmalara geçildi. Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, 104 yıl önce Samsun’da başlayan heyecanın bugün de yaşandığını ifade ederek, “İçimizde aynı umut ve kararlılıkla geleceğe yürüyoruz. Yorgunluğa, yılgınlığa geçit vermiyoruz. Biliyorsunuz 19 Mayıs, aslında bizim hikâyemizin başladığı gündür. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden yolda atılan ilk adımdır. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün, 19 Mayıs’ta Samsun’a ayak basışı Türk kurtuluş mücadelesinin de başlangıcıdır. Dolayısıyla Cumhuriyet tarihinin en önemli dönüm noktalarından biridir. Bu anlamlı günün gençliğe armağan edilmesi, geleceğin de gençliğin cesaretine emanet edilmesi demektir. Bizler 19 Mayıs 1919’un 104. yılında Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, vatanımız için canlarını feda eden şehitlerimizi rahmet ve saygıyla anıyoruz. Onların mücadele ruhu ve cesaretinin hepimize örnek olmasını dileyerek, bütün ulusumuzun 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutluyorum” dedi. Vatandaşları “İkinci Yüzyıla Yürüyoruz” sloganıyla düzenlenen gençlik yürüyüşüne davet eden Başkan Erdem, trafik kazasında hayatını kaybeden organizasyon çalışanlarını da unutmadı. Başkan Turgay Erdem, “Dün gece bizim konser organizasyonumuz için gelen 4 genç arkadaşımız feci bir trafik kazası geçirdi. Kazada 3 gencimizi kaybettik, hepsine Allah’tan rahmet diliyorum, ailelerine başsağlığı diliyorum. Yaralı gencimize şifa diliyorum. Biz bu akşam yapılacak konseri iptal etmeyi de düşündük ancak bu ulusal bir bayram ve gençlerimizi bu kutlamadan mahrum bırakmak istemedik” diye konuştu. CHP Bursa Milletvekili Erkan Aydın da ikinci yüzyılda da aynı coşkuyla bayram kutlanması dileğinde bulunarak, “Ulu Önder kurtuluş mücadelesinde hiçbir zaman inancını kaybetmemiş. Kararlı şekilde bir yıl büyük taarruz için hazırlanarak zafere ulaşmış. Bizler de 28 Mayıs’ta gereğini yaparak ülkemizi aydınlık yarınlara taşımalıyız” diye konuştu. CHP Bursa Milletvekili ve Parti Meclis Üyesi Nurhayat Altaca Kayışoğlu da günün önemine değinerek, “Büyük Atatürk Samsun’a çıkarken ülke perişan haldeydi. O inançla Anadolu’yu karış karış gezdi ve örgütledi. Umutsuz durumdan tarih yazmış. Bizler de bugün aynı inanç ve kararlılıkla ülkemizi aydınlık yarınlara ulaştırmak için gereken adımları atmalıyız” şeklinde konuştu. CHP Bursa Milletvekili Kayıhan Pala da Mustafa Kemal Atatürk’ün “Geldikleri gibi gidecekler” sözünü hatırlatarak, “Ulu önder güçlü bir örgütlenmeyle bu savaşı kazandı. Sözümüz belli geldikleri gibi gidecekler” diye konuştu. CHP Bursa Milletvekili Hasan Öztürk de 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nın Türkiye için önemini vurgulayarak, inancın ve umudun ulusu zafere taşımasına dikkat çekti. 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutlayan önceki dönem Nilüfer Belediye Başkanı ve Büyükşehir Belediyesi Başkanı adayı Mustafa Bozbey ise, “Bandırma Vapuru İstanbul’dan 16 Mayıs’ta yola çıktı. Biz 14 Mayıs’ı geçirdik. Bizim için önemli olan 28 Mayıs’ta Türkiye Cumhuriyeti’nin ilelebet yaşayacağının sonucunu almaktır. Şu anda bunun mücadelesi yapılmaktadır. Herkes bunun farkında olmalıdır. Bu bayramı Atatürk, gençlere armağan etmiş. Gençler de 28 Mayıs’ta bu ülkenin geleceğine karar verecektir. Ya bu ülke Türkiye Cumhuriyeti olarak devam edecek ya da gerisini düşünmek istemiyorum. Bu Cumhuriyet’e inanan herkes 28 Mayıs’ta sandığa giderek sorumluluğunu yerine getirmelidir” dedi.

Tarih Buluşmaları’nda gelecek ve toplum tasarımı ele alındı

Nilüfer Kütüphaneleri’nin Tarih Vakfı iş birliğiyle düzenlediği Tarih Buluşmaları, Nâzım Hikmet Kültürevi’nde gerçekleşti. Yazar Mustafa Arslantunalı, Tanıl Bora, Esra Dicle ve Eser Köker katıldığı söyleşi “Geleceği tasarlamak, toplumu tasarlamak” başlığıyla gerçekleşti. “Toplum mühendisliği ne anlama gelir?”, “ Türkiye’de ortaya atılan toplum tasarımları”, “Kadınların gelecek tasarımları” gibi konulara ışık tutan konuklar, katılımcıların sorularını da yanıtladı. Toplum mühendisliği üzerine tarihsel geçmişten günümüze yansımalara değinen Tanıl Bora, tasarım ve toplumsal mühendislik arasında kavramsal bağın olduğuna dikkat çekti. Bora, “Toplum mühendisliği kavramını eleştirel olarak kullanan iki büyük evrensel akım var. Bunlar liberalizm ve muhafazakarlıktır. Toplum mühendisliği bu iki büyük evrensel akımın kanına dokunur. Liberalizm toplumu kendi haline bırakıp kendi akarını bulmasını gereken görüşü destekler. İktisadi planlamayı tehlike olarak görür. Muhafazakarlıkta ise yaratılış doğallığına dokunulmamasını ister. Ülkemizde toplum mühendisliği kavramına bakarsak çok farklı bakış açısı var. Cumhuriyetin ilk yıllarında bu kavram olumlu karşılanmış. Dönemin tarihçilerinin çalışmalarında bunu net şekilde görebiliriz. Modern toplum kurma projesinde Cumhuriyet toplum mühendisliğine pozitif bakmıştır. Günümüzde bu kavram farklı bakış açısına maruz kalmış” dedi. Yazar Esra Dicle, tasarım konusuna ilişkin genel çerçeve çizdi. Yönetim anlayışının tasarımlarda son derece etkili rol oynadığını ifade eden Dicle, “Cumhuriyet döneminde Türk tarihinin geçmişine derin bir bakış vardı. Geçmişi ve bugünü, geleceği tasarlarken de göz ardı edemezsiniz. Milliyetçilik ve medeniyetçilik geleneğini yani Türk kimliğinin niteliklerini özdeş haline getirmek gerekiyor. Dolayısıyla modernleşirken kendi özüne de bakmak daha gerçekçi bir yaklaşım olarak tanımlanabilir” diye konuştu. Yazar Mustafa Arslantunalı da toplum mühendisliği kavramında teknolojinin önemli yeri olduğuna dikkat çekti. Toplum mühendisliği ve ütopya arasında sonsuz bir fark olduğuna işaret eden Arslantunalı, “Tarih boyunca insan hayatında yenilik arayışı hep var olmuştur. Ütopyada esas mesele varılacak nokta değil, süreci, hayal etme çabasıdır. Ütopya kuran insan değişimin ışığında yol almayı tercih eder. Tasarımlarda zamana göre değişmek zorunda. Her şeyi teknolojiden beklemek doğru değil. Toplum mühendisliğine göre teknoloji her konuda ön plandadır. Tasarım yaparken geçmişe bakarak tarihsel izlerden de faydalanmak ve göz önünde bulundurmak gerekir” şeklinde konuştu. Feminist ve kadın ütopyaları üzerine dünyadan örnekler veren yazar Eser Köker de mücadeleci bakış açılarına ışık tuttu. 15. yüzyıldan itibaren feminist hareketin parlak çalışmalar yapmaya başladığını ifade eden Köker, “Kadınlar 15. yüzyıldan bu yana eşitlik idealiyle yaşarken ev ortamını merkez almıştır. Bu anlatılara toplum mühendisliğine önem verilen ortamda gereken destek verilmemiştir. Kadınların yazdığı ütopya düzeninde gerçek dışı ve gerçek arasındaki ayrımlar net görülememiştir. Türkçeye çevrilmeyen birçok kadın ütopyası var. Kadın ütopyalarında dönemsel dizgeler var. 1970 yılından sonraki değişim kadın ütopyalarına da yansımıştır. Feminist hareketle beraber kadın yazarlar geleneksel ütopya anlatılarına daha fazla açıklık getirdi” diye konuştu. Etkinlik sonunda Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Remzi Çınar, Başkan Turgay Erdem adına konuklara teşekkür etti.

Nilüfer Belediyesi’nden amatörlere güç katacak destek

Nilüfer Belediyesi, kentteki amatör spor kulüplerine verdiği desteğe bir yenisini daha ekledi. Kentte sportif faaliyetlerin, sporcu sayısının artması ve spor bilincinin gelişmesi amacıyla hayata geçirilen Amatör Spor Kulüpleri Ayni ve Nakdi Yardım Projesi, amatör spor kulüplerine güç katacak. Proje kapsamında ilk destek, Nilüfer Belediyesi İbrahim Yazıcı Stadyumu’nda gerçekleştirilen törende, Nilüfer Amatör Spor Kulüpleri Derneği’ne üye (NASK) amatör spor kulüplerine teslim edildi. Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Dr. Sibel Özer ile Nilüfer Amatör Spor Kulüpleri Derneği (NASK) Başkanı aynı zamanda Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Osman Uçar’ın katıldığı törende, 28 amatör spor kulübüne, ayni ve malzeme desteği verildi. Törende konuşan Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, Nilüfer’in kent vizyonunu kültür-sanat ve spor kenti olarak belirlediklerini, yıllarca bu alanlarda örnek çalışmalar yaptıklarını söyledi. Nilüfer Belediyesi’nin yaptığı çalışmalar sayesinde birçok spor kulübünün ulusal ve uluslararası alanda önemli başarılar elde ettiğini vurgulayan Başkan Turgay Erdem, “Çocuklarımızın hayatına sporu bir alışkanlık ve kültür olarak yerleştirmek için çeşitli eğitim çalışmaları yaptık. Spor tesislerinden tutun da herkesin faydalandığı açık alan spor alanlarına kadar, her mahalleye halı saha gibi projelere kadar çok çeşitli yatırımlar yaptık” diye konuştu. Nilüfer’deki amatör spor kulüplerini desteklemek amacıyla Amatör Spor Kulüpleri Ayni ve Nakdi Yardım Projesi’ni gündeme getirdiklerini ifade eden Başkan Erdem, “Bu proje kapsamında Nilüfer ilçesinde faaliyet gösteren 28 amatör spor kulübüne 1 milyon lira değerinde nakdi yardım ve malzeme desteğinde bulunuyoruz. Mahallelerimizde kurulan ve bu amaca hizmet eden 17 spor kulübüne maddi destekte bulunuyoruz, diğerlerine de antrenmanlarda kullanabilecekleri çeşitli spor malzemeleri içeren destek paketlerimizi vereceğiz. Dilerim sizlerin de çabasıyla ‘Spor kenti Nilüfer’, geleceğin başarılı sporcularını yetiştirecek ve örnek bir spor kenti olacaktır” dedi. Nilüfer Amatör Spor Kulüpleri Derneği (NASK) Başkanı Osman Uçar da, “Nilüfer’deki kulüpler olarak şanslıyız. Nilüfer Belediyesi bir çok konuda bizlerden desteğini esirgemiyor. Derneğimize bağlı kulüpler olarak Nilüfer Belediye Başkanı Sayın Turgay Erdem’e destekleri için teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. Konuşmaların ardından Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Dr. Sibel Özer ve NASK Başkanı Osman Uçar ile birlikte 28 amatör spor kulübü temsilcilerine destek paketlerini teslim etti.

Japon deprem uzmanı Nilüfer’e konuk oldu

Nilüfer Stüdyo’da çekimleri yapılan ve Yankı İçöz’ün sunduğu “Benim Nilüferim” programına konuk olan Yüksek Mimar Yoshinori Moriwaki Bursa ve Marmara Bölgesi’nin hareketli fay hatları ile ilgili bilgiler verdi. Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın kuzey kolunun 1999 depreminde Gölcük’e kadar kırıldığını belirten Moriwaki, “Marmara Denizi içerisinde Yalova ve Silivri arasında İstanbul’un 20 km açıklarında kırılmayan fay hatları var. Buraların kırılmasını bekliyoruz. 1999 depreminden sonra boğaz köprülerine güçlendirme yaptık. O süreçte yaptığımız risk analizlerine göre adaların güneyinde kalan bölge olarak tahmin ediyoruz. Bir diğer nokta olarak adaların güneyindeki fayın devamı olan Silivri açıklarını söyleyebiliriz. Bu fay hatları bir bölümünü kırarsa 6.8 ama birkaç tane fay hattını beraber ya da tamamını kırarsa daha yüksek şiddette deprem olabilir” ifadelerini kullandı. 1999 depreminde İstanbul’da Avcılar’ın zeminden kaynaklı olarak fazla etkilendiğini belirten Yoshinori Moriwaki, “Zeytinburnu, Küçükçekmece, Büyükçekmece gibi yerlerde sıkıntılar yaşanabilir. Güneyde Bursa tarafına baktığımızda yumuşak zeminli yerlerde sıkıntı bekleyebiliriz” dedi. Marmara Denizi’nde beklenen depremin tsunami oluşturabileceğine de dikkat çeken Yoshinori Moriwaki, “En kötü senaryoya göre 3 metre yüksekliğinde tsunami beklenebilir. 50 santimetre yüksekliğindeki bir tsunami bile insanın yüzmesini imkansız hale getirir. Dolayısı ile tsunami uyarısının ardından yüksek noktalara çıkmak gerekiyor” ifadelerini kullandı. Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın kuzey ve güney olmak üzere iki kolunun bulunduğunu belirten Moriwaki, “Güney kolu tam Bursa’nın altından geçiyor. İznik’ten geçen bir fay hattı var. Ama bana göre bundan önce İnegöl’den Bursa’ya kadar uzanan fay hattında bir hareketlilik bekleyebiliriz. Burada meydana gelen depremin üzerinden 150 sene geçmiş durumda. Sonra Bandırma’nın batısında kalan fay hatlarına bakacak olursak 250 sene boyunca kırmadığı noktalar var. İnegöl’den Bursa’ya uzanan fayın ardından Uluabat fayı, ardından da Bandırma’nın batısındaki fayın kırılabileceğini düşünüyorum” şeklinde konuştu. Japonya ile Türkiye’deki deprem yönetmeliğinin 2018 yılında aynı seviyeye geldiğini ifade eden Yoshinori Moriwaki,”2018 yılından önceki yönetmelikte zemin iyileştirildikten sonra binayı inşa etmek gerekiyordu. Ama bu uygulanmıyordu. Şimdiki yönetmelikte zemin kötüyse iyileştikten sonra binayı inşa edebiliyorsunuz. Kahramanmaraş ve Hatay’da biz bunu gördük. Bina iyi ama zemin kötüydü. Yıkımlar için önemli etkisi oldu. Türkiye’de yapı denetimler beton dökerken numune alıyor, demir dökülürken numune alıyor. Betonun ve demirin kalitesi kontrol ediliyor. Ama o inşaatta kullanılan demirin çapı kaç ya da kaç tane demir kullanıldığının kontrolü yok. Bunların yasal düzenleme ile güvence altına alınması gerekiyor” diye konuştu.

Onurlandıran ödül

B2B-Prestige Uluslararası İlişkileri Geliştirme Platformu’nun bu yıl 17. kez düzenlediği “Yaşama Değer Katanlar” ödülleri İstanbul’da düzenlenen törende sahiplerine verildi. Akademisyen, gazeteciler, sivil toplum kuruluşu yöneticileri, diplomatlar, sanatçılar ve iş insanlarından oluşan 34 jüri üyesinin oylarıyla bu yıl 25 kişi ve kurum ödüle değer bulundu. Yaşama Değer Katanlar Ödülleri ve B2B-Prestige Uluslararası İlişkileri Geliştirme Platformu Başkanı Mehmet Gözcü, bu yıl ödüllere 6 Şubat'ta yaşanan büyük depremin damgasını vurduğunu belirterek, ”Pandemi, ardından yaşadığımız ekonomik kriz ve son olarak 6 Şubat depremi, ülkemiz için işleri biraz daha zora soktu. Yaşanan büyük felaket bizleri daha duyarlı olmaya zorluyor. Özellikle kentleşme ve sürdürülebilirlik bundan sonra hayatımızda daha çok yer almak zorunda. Ayrıca ekonomiyi sadece büyüme ve kar ekseninde düşünmemeliyiz. Şirketlerimiz topluma daha fazla dokunmalı, sorumluluk almalı. Kente, çevreye, insana, hayvana daha fazla duyarlı olmalı. Bu yıl 17.’sini düzenlediğimiz ödül törenimiz tam da bu hassas dönemde tüm toplum kesimlerine bir mesaj verecektir. Bu nedenlerle kentin kültürüne, sanatına, mimarisine, ekonomisine katkı sağlayan iş insanı, yerel yönetici, sanatçı, edebiyatçı, bilim insanı ve çevreye duyarlı kişi ve kurumları ödüllendirmek, bizleri de onurlandırıyor. Toplumsal duyarlılığı yüksek, itibarı yüksek, çok değerli jüri üyelerimizin oylarıyla belirlenen bu ödülleri kazananları tek tek kutluyorum” dedi. Konuşmaların ardından Hassas Ekonomi Ödülü, Bilim ve Teknoloji Ödülü, Sürdürülebilir Çevre ve Doğa Ödülü, Yılın Diplomatı Ödülü, Yurtdışı Girişimcilik Ödülü, Engelli Hakları Ödülü, Hayvan Hakları Ödülü, Kadın ve Çocuk Hakları Ödülü, Sanat ve Edebiyat Ödülü, Sivil Toplum Örgütü Ödülü, Kültür Turizmi Ödülü, Yerel yönetim Ödülü, Yaşatanlar Ödülü Jüri Özel Ödülü ile Cumhuriyetimizin 100. Yıl Özel Ödülü, değer görülen isim ve kurumlara verildi. Nilüfer Belediyesi Kütüphane Müdürü Şafak Baba Pala da İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile birlikte Yerel Yönetim Ödülü aldı. Nilüfer Belediyesi kütüphaneleriyle ve kenti okuma kültürü yüksek bir sanat kenti haline getirmeyi amaçlayan çalışmalarıyla dikkat çeken Pala, kentin kültür-sanat hayatının gelişimine katkıları nedeniyle “Yaşama Değer Katanlar Ödülü”ne değer görüldü. Üye sayısı 50 bine yaklaşan Nilüfer Kütüphanelerinden yıllık yararlanıcı sayısının ilçe nüfusundan daha fazla olması, kadın dernekleriyle yapılan çalışmaların kitaba ilgiyi artırması, yılda 500’ün üzerinde etkinlik yaparak Nilüfer’de kütüphanelerin yaşayan yerler haline getirilmesi ödüle zemin hazırlayan çalışmalar olarak ifade edildi. Pala’ya ödülünü iş insanı Aydın Özcan verdi.

Yılmaz Akkılıç Ödülleri sahiplerini buldu

Yılmaz Akkılıç Bursa Araştırmaları Ödülü’ne, Bursa Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Gözde Kırlı Özer, “Katmanlı Kentlerin Fenomenolojik Bakış Açısıyla Analizi İçin Bir Model Önerisi: İznik Örneği” başlıklı doktora teziyle değer bulundu. Nilüfer Belediyesi’nin, Bursa Gazeteciler Cemiyeti ve Akkılıç Ailesi ile birlikte 2010 yılından bu yana düzenlediği Yılmaz Akkılıç Bursa Araştırmaları Ödülleri düzenlenen törenle sahiplerine verildi. Her geçen yıl kent belleğine yeni eserler kazandırmaya devam eden yarışmada dereceye girenler, Prof. Dr. Feza Karaer, Prof. Dr. Tülin Vural Aslan, Doç. Dr. Nilüfer Alkan Günay, Doç. Dr. Alpaslan Türkkan, Şafak Baba Pala, Yener Akkılıç ve Hacı Tonak’tan oluşan Seçici Kurul’un değerlendirmeleri sonucu belirlendi. Yapılan değerlendirmeler sonucu Bursa Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Gözde Kırlı Özer, “Katmanlı Kentlerin Fenomenolojik Bakış Açısıyla Analizi İçin Bir Model Önerisi: İznik Örneği” başlıklı doktora teziyle, Yılmaz Akkılıç Bursa Araştırmaları Ödülü’ne; Öğretim Üyesi Sercan Eklemezler de, “İnsanın/İnsaniliğin Gerçek Bir Figürü’nü Aramak: Hürriyet Mahallesi’nde Mekan ve Gündelik Yaşam İlişkisi” başlıklı doktora teziyle Yılmaz Akkılıç Bursa Araştırmaları Özel Ödülü’ne değer görüldü. Akkılıç Kütüphanesi’nde düzenlenen ödül törenine Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, geçmiş dönem Nilüfer Belediye Başkanı ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey, CHP Nilüfer İlçe Başkanı Fırat Yılmaz, Bursa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nuri Kolaylı, CHP Bursa Milletvekili Adayları Jülide Akköprü ve Hasan Öztürk, Yılmaz Akkılıç’ın eşi Güner Akkılıç ile kardeşi Yener Akkılıç katıldı. Törende konuşan Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, 2010 yılında hayatını kaybeden Yılmaz Akkılıç’ın bilimsel aklı, araştırmacı ve objektif gazeteciliği temsil ettiğini ifade etti. Akkılıç’ın vefatının Bursa için büyük kayıp olduğunu ifade eden Erdem, “Kendisi fiziki anlamda aramızda olmasa da temsil ettiği değerlerle aramızdadır. İşte o değerleri yaşatarak bu kentin kültürüne yeni değerler katmak istedik. 13 yıl önce Nilüfer Belediyesi’nin, Bursa Gazeteciler Cemiyeti ve Akkılıç Ailesi ile birlikte başlattığı ödül süreci bu maksatla başladı. Yılmaz Akkılıç adını ve onun fikri mirasını yaşatmak için başlayan bu süreçte, Bursa hakkında yapılmış araştırmalar günışığına çıkarken, yeni araştırmalar için de bir teşvik unsuru oluşturuldu” dedi. Yılmaz Akkılıç Bursa Araştırmaları Ödüllerine bugüne kadar yüzlerce eserin başvurduğunu vurgulayan Başkan Erdem, “Ödüle değer bulunan toplam 43 eser Akkılıç Kütüphanesi tarafından yayımlanarak okuyucu ile buluşturuldu. Araştırma kültürünün teşvik edilmesine önemli katkılar sağlayan bu ödül organizasyonu sayesinde, Bursa’nın kent belleğine çok önemli katkılar sunan eserleri yayınlamaktan da ayrıca kıvanç duyduk. Bu yıl ödüle 28 eser başvurdu. Ben ödül alan bütün katılımcıları kutluyorum. Başta Seçici Kurul üyeleri olmak üzere, kent kültürü ve tarihi için çok önemli bulduğumuz bu çalışmaya katkı sunan herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu. Geçmiş dönem Nilüfer Belediye Başkanı ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey de Yılmaz Akkılıç’ın Bursa için büyük bir değer olduğunu belirterek, “Onun ışığı bizi hala aydınlatıyor. Onunla olan hatıralarımız, onun fikirleri hala aklımızda. Yılmaz Akkılıç, ileri görüşlü bugünleri gören insandı. Onun kent kültürü adına inanılmaz çabası vardı. Onun adına bu araştırmaları yapan katkı koyan herkese yürekten teşekkür ediyorum” diye konuştu. Törene katılan Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan da bir insanın hayatını kaybetmesinin ardından isminin yaşamasının gurur verici olduğunu belirterek, “Kendinizden sonra kültürel bir miras bırakırsanız siz ölümsüzsünüzdür. Sayın Akkılıç da öyle bir isim. Kentinin kültürünü önemsemesi ve gelecekte de birtakım izler bırakması da onun büyüklüğünü gösteriyor. Bu organizasyona ve onun adını yaşatmak adına emeği geçenleri kutluyorum” diye konuştu. Törende konuşan Bursa Gazeteciler Cemiyeti Başkan Nuri Kolaylı da Yılmaz Akkılıç’ın gazeteci ve araştırmacı kimliğine değinerek, genç kuşaklara öğrettiklerinden örnekler verirken, Yılmaz Akkılıç’ın kardeşi Yener Akkılıç da ortaya çıkan çalışmaların Bursa için önemine dikkat çekti. Açılış konuşmalarının ardından Yılmaz Akkılıç Bursa Araştırmaları Ödülü’ne değer görülen Gözde Kırlı Özer, plaketini Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem ve Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan’ın elinden aldı. Yılmaz Akkılıç Bursa Araştırmaları Özel Ödülü sahibi Sercan Eklemezler’in ödülünü ise annesi Sevinç Eklemezler, Mustafa Bozbey ve Nuri Kolaylı’dan aldı. Bu yıl 13. kez düzenlenen Yılmaz Akkılıç Bursa Araştırmaları Ödülleri’nde yüksek lisans ve akademi dışı kategorilerde ödül verilmedi. Ödül töreninde geçen yıl ödül alan genç akademisyenler Melih Karagöz, Fatmanur Özüpak ve Oktay Kargül okurlarıyla buluşarak ödüllü kitaplarını imzaladı.

Başkan Turgay Erdem’den kazazede öğrencilere ziyaret

Nilüfer’in Unçukuru ve Korubaşı Mahallelerinden taşımalı eğitim gören 22 öğrenciyi taşıyan okul servisinin, Kayapa Mahallesi’nde hafriyat kamyonu ile çarpışması sonucu yaşanan kazada, 22 öğrencinin yaralanması büyük üzüntüye neden oldu. Yaralanan 22 öğrenciden 19’u taburcu edilirken, 3’ünün tedavisi sürüyor. Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavisi süren 3 öğrenciyi, CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu, CHP Nilüfer İlçe Başkanı Fırat Yılmaz, CHP Bursa Milletvekili Adayları Jülide Akköprü ve Engin Tamer Dede ile birlikte ziyaret etti. Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Başhekimi Prof. Dr. Rıdvan Ali’den yaralılar hakkında detaylı bilgi alan Başkan Turgay Erdem, öğrencilere ve ailelerine de geçmiş olsun dileklerini iletti. Kazadan yaralı kurtulan öğrencilerle yakından ilgilenen Başkan Erdem, çocuklardan gelen çeşitli talepleri de, hemen yerine getireceğinin sözünü verdi.

NAK’a Devlet Üstün Fedakarlık Madalyası

Nilüfer Arama Kurtarma (NAK) ekipleri deprem bölgesindeki çalışmalarından dolayı Türkiye Cumhuriyeti Devlet Üstün Fedakarlık Madalyası ile ödüllendirildi. 6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkez üssü olmak üzere Türkiye'nin on bir ilini doğrudan etkileyen ve on binlerce can kaybına ve büyük bir yıkıma neden olan depremlerin ardından başlatılan arama ve kurtarma çalışmalarına 59 gönüllüsü ile katılan NAK Arama Kurtarmanın gönüllüleri ve diğer arama kurtarma ekipleri, Cumhurbaşkanlığında yapılan tevcih töreni ile Türkiye Cumhuriyeti Devlet Üstün Fedakarlık Madalyası ile ödüllendirildi.

#Nilüfer Belediyesi