Önce bir kenara not edelim…”Tarih 15 Temmuz 2016”
Ordunun içine çöreklenmiş Fetö terör örgütü yandaşı bir grup cuntacı asker Ülkenin Milli duruşuna karşı darbe girişiminde bulundu. Ülkenin seçilmiş Cumhurbaşkanını öldürüp yönetime el koymayı hedefleyen bu cuntacı hainler hiç dikkate almadıkları halkın direnişiyle karşılaştı.

Aslında en büyük rahatsızlık,Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Halk tarafından Cumhurbaşkanlığına seçilmesi ile birlikte başlamıştı.

Geçmişe kısa bir göz atalım;

İstanbul Gezi Parkı'nda kesilen ağaçlar bahane edilerek, aslında hükümete karşı yapılmak istenen darbe girişimi,aynı şekilde 17-24 Aralık Operasyonlarıyla sürdürülmek istendi.Ama başarılı olunamadı.

Ardından aynı senaryo 1 Mayıs işçi bayramında bazı sendika ve yasadışı örgütlerin İstanbul’da Taksim ısrarı, hükümetin kararlı tutumuyla amacına ulaşamadı.

Özellikle o dönem sosyal medya üzerinden yapılan çağrılar,karşılığını bulmadı.

Yani ülkeyi karanlığa sürüklemek isteyen birilerinin istediği olmadı.

İhanet çeteleri amaçlarına ulaşamadı.

Hatta yıllar boyu bu ülkenin üzerine bir kâbus gibi çöken sisli kar bulutlarının dağılmaya başladığı bir ortamda birileri kargaşa yaratıp, bu kargaşadan da nemalanmak istemesi sonuçsuz kaldı.

Kısaca daha önce provası yapılan darbe girişimi sonuçsuz kaldı,başarı sağlanamadı.Yapılan son seçimlerde de görüldü ki,halk istikrardan yana,demokrasiden yana,özgürlükten yana…

Buna rağmen ihanet çetesi bunu da anlamak istemedi.

Türkiye’nin bugün kendisine biçilmeye çalışılan kaftanı elinin tersiyle itecek güce kudrete sahip olmasından rahatsızlık duyanlar, başta bizim “gözbebeğimiz” silahlı kuvvetler olmak üzere devletin tüm kurumlarına çöreklenmiş ihanet çetesini 15 Temmuz akşamı bir kez daha hareket geçirdiler.

Ama unuttukları bir şey vardı…

O da halk.

Milli irade sokakları kan gölüne çeviren bu ihanet çetesinin önüne canı pahasına siper oldu.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın telefon üzerinden yaptığı çağrıya uyarak sokaklara döküldü.Darbeciler tek tek gözaltına alındı şimdi “Vatana ihanet” suçundan yargılandılar..Büyük bir kısmının cezası kesinleşti.Bir kısmını 8 yıl geçmesine rağmen hala yargılanıyor.

Daha önce bu sütunlara şu ifadeleri kullanmıştım,tekrarlayalım;

Devlet deniz gibidir.İçine atılan,içinde biriken pislikler bir süre sonra oluşacak dev dalgalarla kenara itilir”

Aynen öyle yapıldı…

Devlet tedbirini aldı. Tüm Bakanlıklar başta olmak üzere İllerde ve İlçelerde yuvalanmış,ihanet çeteleri ile organik bağı bulunanlar tek tek ayıklanıyor.Tüm ülke genelinde olduğu gibi Bursa’da ciddi sorgulamalar yapılıyor…

Zamanı gelince bizde o günden bugüne sorduğumuz soruları yeniden sormaya başlayacağız…

Devletin tüm kurumlarına çöreklenenleri hangi siyasi irade kendi menfaatleri için koruma altına aldı?

Devletin tüm kurumlarında yapılan temizlik siyaset arenasında da sürdürülmelidir. Bunun tamamen gerçekleştiğini söylemek pek doğru gelmiyor.

Sonuç da 15 Temmuz darbe girişimi, her yıl olduğu gibi bu yılda hafızalarda tazelendi..

Şehitler ve gaziler unutulmadı..