Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi önceki gün siyasetin ve hukukun iç içe geçtiği önemli bir olaya tanık oldu. Mustafa Bozbey, yerel seçimlerin ardından başkanlık koltuğuna oturduktan sonra “Bu şehrin mutlaka bir anayasası olmalı” diyerek hazırlattığı 2025-2029 Stratejik Planı, belediye meclisinin gündemine getirildi.

33 Bin kişi ile yapılan anketler dikkate alınarak 120 kişinin 6 ay süren çalışması sonucu hazırlanan bu stratejik plan, ne hikmetse muhalefetin oylarıyla reddedildi. Ancak Bozbey, bu durumu sıradan bir siyasi hamle olarak değerlendirmedi ve konuyu yargıya taşımaya karar verdi.Bu düşüncesini de mecliste meclis üyelerinin gözünün içine baka baka açıkladı.

Oysa kanuna göre Stratejik planların belediye meclisi tarafından oylanması zorunlu olmasına rağmen, muhalefet çoğunluğu kullanarak planı reddetti. Başta Ak Partililer ve diğer muhalefet Partilerin meclis üyeleri dersine yeteri kadar çalışmamış olacak ki,bu durum, Başkan Bozbey’in elini bir hayli güçlendirdi.

Belediye başkanı olarak deneyimiyle tanınan Başkan Mustafa Bozbey, süreci hukuki yollara başvurarak çözmeye kararlı olduğunu ilan etti meclis küsüsünden. İşin ilginç tarafı ise Stratejik planın reddi nedeniyle meclis üyeleri, “görevi kötüye kullanma” suçlamasıyla karşı karşıya kalabilir ve siyasi yasaklarla karşılaşabilirler. Bu olay, Türkiye’de bir belediye meclisinin stratejik plan konusunda yargılanacağı ilk örnek de olabilir.

Neresinden tutarsan tut..Evlere şenlik bir olay.

Bizzat takip ettiğim Meclisteki oylamanın ardından muhalefet, hata yaptığını fark ederek yeniden oylama talebinde bulundu. Ancak Bozbey, bu talebi geri çevirdi ve stratejik planın meclis tarafından reddedildiğini vurguladı. Kanunlara göre meclise getirilen stratejik planlar oylanmak zorunda ve itirazlar komisyon aşamasında yapılmalıydı. Bu noktada Bozbey, muhalefetin hatalı hamlesiyle birlikte belediye başkanı olarak konumunu ve elini daha da güçlendirdiğini söylememiz sanırım yanlış olmaz.

Oysa,Başkan Mustafa Bozbey’in stratejik planı, Bursa valisinin onayı ile de uygulamaya konulabilecek. Bu durum, hem Bozbey’in siyasi kazanım elde etmesini sağlayacak hem de muhalefetin meclisteki gücünü zayıflatacaktır. Sanırım bu düşüncemize de itiraz eden olmaz.

Gelişmelerin esas vahim olan tarafı ise, Meclis kararının yargıya taşınmasıyla birlikte meclisin düşmesi veya meclis üyelerinin siyasi yasaklarla karşılaşması gündeme gelebilir. Siyasi tecrübesiyle öne çıkan Bozbey’in, bu süreçte karşısındaki muhalefeti zor bir konuma ittiği ve elini güçlendirdiği ifade ediliyor.

Netice olarak,Bursa Büyükşehir Belediyesi’nde yaşanan bu olay, siyaset ve hukukun kesişiminde dikkat çekici bir örnek olarak kayda geçti. Stratejik planın akıbeti ve yargı sürecinin nasıl sonuçlanacağı, yalnızca Bozbey’in değil, Bursa siyasetinin geleceği açısından da büyük önem taşıyor.

Gelişmeler kapsama alanımızda…Bekleyip görelim..