Bursa’nın gelişmesi,marka değerlerinin korunması için herkesin katkı koyması gerekir.
Öyle ya,yeşil Bursa hepimizin.  
Caddesi,  sokağı, havası, suyu, parkı, ağacı, otu, çöpü hepimizin.
Ortağı olduğumuz bu saydıklarımız üzerinde hepimizin tasarruf hakkı vardır.
Ağacının dalını kırana, lambasının camına nişan alana, sokağına sümkürene, çöpünü yere atana, aracını dilediği yere park edene, zamanlı ya da zamansız klakson çalana doğasını tahrip eden hepimiz tepki gösteririz..
Neden mi?
Çünkü bu yukarıda saydıklarım bu şehrin ortak malı ve bizler de bu şehrin birer ferdiyiz.
Zamanında devlet arazisine gecekondu yapımına göz yumanlar seçimlerde de elektrik ve suyunu verenler bugün yataklarında nasıl rahat uyuyamıyorsa Bursaspor’u söğüşleyenlerde rahat uyuyamaz.
Çünkü;
Bursaspor'da hepimizin..
Bursa gibi Bursaspor'da bizim ortak değerimiz..
Yıllarca “Rant” kapısı,şan şöhret basamağı olarak kullanıldı Bursaspor.
Borç batağına sürüklenerek küme düşürüldü, acınacak hale getirildi.
Hep ifade etmişimdir;
Aslında,Bursaspor’un en büyük sorunu,içinde bulunduğu imkansızlıklar değildi,bütün gelişim alanlarına vakıf, ahlakın ve şefkatin emrinde hareket edecek bir inisiyatifin ortaya konularak,şeffaf bir yönetimin iş başına getirilememesiydi.
10 yıla yakın bir zamandır,yaşananlar,yönetim zafiyetleri bir ibret vesikası olarak hafızalarda yerini aldı.
Her defasında koltuğa talip olanlara sorduk; Bu takıma yönetici katkınız ne olacak?
Hiçbir zaman sağlıklı cevap alamamıştık.
Bursaspor adeta ağlama duvarına dönmüştü.
Dolayısıyla “Bursa bize destek olmuyor” serzenişleri zamanla  anlamını yitirdi. 
Sebebi açık ve netti.
2012 yılında şampiyon ,kasasına milyonlarca lira para girişi olan Bursaspor. Milyonlarca lira ile ifade edilebilecek borç batağına sürüklenmişti..Yani paralar buharlaşmış,takım kaderine terk edilmiş..7 Sülalesine yetecek ranta kavuşanlar günü kurtarmak ve dükkanı açık tutma çabasına girmişti..İş insanından siyasetçisine herkesin kafası karışıktı…“Güven” kalmamıştı.
Geçen hafta ise Bursaspor’un makus talihini değiştirecek bir adım geldi.
Bursa siyasetinin duayen isimlerinden,hatta Bursaspor’un şampiyon olmasına için Almira otel’de öncülük ettiği kampanya ile takıma milyonlar aktarılmasına  ön ayak olan eski Bakanlardan Faruk Çelik’in Avukat oğlu Enes Çelik Bursaspor’a adaylığını ilan etti..Ardından da yönetim olarak  geri ödemeksizin 200 milyon bağışta bulunacakların duyurdu.
Şehir’de herkes heyecanlandı..Herkesin içi ısındı..
Genç ve İdealist bir iş insanı Avukat Enes Çelik üzerinde konsensüs sağlanmış,kent dinamiklerinin de desteği alınarak yola çıkılmış.Seçilerek oturduğu koltukta gösterdiği performansın kat ve kat fazlasını Bursaspor’da göstereceğine inanılan bir isim “Bursa’nın markası Bursaspor’un makus talihi değişmeli” diyerek kolları sıvamış
Mutlaka Bursaspor’a maddi ve manevi anlamda herkes taşın altına elini koyacaktır.Dolayısıyla verilecek destekle de  Enes Çelik ve ekibi de ilerleyen günlerde sürprizlere imza atacaktır.(Bursa bulunduğu ligde yerin koruyabilir..Detayları ilerleyen günlerde paylaşırız)
Dolayısıyla Enes Çelik ve yönetiminin iş başı yapmasıyla Bursaspor’un içinde bulunduğu “Makus talihi” değişecektir.
Tek adayla gidilecek kongrede Bursaspor da Başkanlık koltuğuna oturacak Enes Çelik ve ekibine şimdiden başarılar diliyorum. Tabiri caizse “Boynuz kulağı geçer”  ifadesi tamda bu noktada anlam kazanmaya başladı..
Başarılar..