Türk siyasetinin 60 yıllık çınarı, 60’ların devrimcisi, 70’lerin solcu lideri, 80’lerin darbe mağduru, 90’ların olay adamı, 2000’lerin adalet direnişçisi..

Türkiye’nin son 60 yılını, hatırlamadan anlatamazsınız. Tarihimizin akışını değiştiren her olayın içinde, buna rağmen hala dimdik ayakta. Bahsettiğimiz kişi elbette Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek.

29 Aralık Cuma akşamı Bursa’daydı, Türkiye ve güncel konular hakkında değerlendirmelerde bulundu. “2024 yılı Türkiye için önemli gelişmelere gebe, sakın öteki yıllar gibi olacak diye düşünmeyin.” dedi.

“Bakın yine maalesef şehit haberleri gelmeye başladı, hepimiz şehit olmaya hazırız ancak onlar korkuyorlar. Filistin’de görüyoruz, İsrail askeri ölümden korkuyor. Hiçbir Filistinli ölümden korkmuyor. Bu yüzden Filistin galip gelecek.” İfadelerini kullandı..

Bu konuda kendisine hak vermemek elde değil.Çünkü Filistinlilere uygulanan zulüm, elbet bir gün, öyle ya da böyle zalimlerden çıkacak. Doğu Perincek’ de bu konuya vurgu yaptı.. Zulme karşı susmayacaklarını ifade etti..

Türkiye’nin etrafını saran milis kuvvetlerin tehlikesine dikkat çekti, sonrasında. “Ülkemizin herhangi bir yerinden elimizi uzatsak Amerikan Askeri Üssü’ne çarpıyor. Bilerek Türkiye’nin etrafını sarıyorlar. Bu düşmanca plana karşı dikkatli olmamız lazım. Yakın zamanda ülkemizde bir savaşla karşı karşıya kalabiliriz. Hazırlıklı olmalıyız.” dedi.

Gerçekten bu durum şakaya gelecek bir iş değil. ABD güçleri yıllardır ülkemizi içeriden, dışarıdan bölmek için elinden geleni yaptığından bu sözlere kulak vermek gerektiğini, önümüzdeki süreçte bu gibi tehlikelere karşı tek yürek halinde mücadele edebilmek için şimdiden ortak bir milli bilinç oluşturulup bu milli bilinçle her olaya tepki vermek gerektiğini vurgulayalım.

Doğu Perinçek, konuşmasının büyük bölümünü “Üretim Devrimi” adını verdiği bir kalkınma planını vurgulamaya ayırdı. Üretmeden Türkiye’nin büyüyemeyeceğini, artık 1980 sonrası Turgut Özal’la gelen mevcut ekonomik altyapının bugünün gerekliliklerini karşılayamadığını ve ülkemizin bir ekonomik devrime ihtiyaç duyduğunu anlattı. “Türkiye artık, Avrupa ve Amerika bankalarının kapısında kredi dilenmemelidir.” İfadelerini kullandı.

Bu konuda kendisiyle tam olarak aynı fikirde olduğumu söyleyemeyeceğim. Evet, üretmenin gerekliliğinin hepimiz farkındayız. Ancak Türkiye’nin son dönemde yaptığı atılımları, attığı temelleri görmezden gelip, bugünü Özal dönemi koşulları ile değerlendirmeye kalkarsanız büyük bir hataya düşmüş oluruz.

Türkiye’nin son 20 yılda attığı temeller zaten üretim temelli bir ekonomik modelin habercisidir. Son 20 yılda Türkiye hiçbir zaman adının dahi anılmadığı sektörlerde zirveye oynar hale geldi. Bunu görmezden gelmemek lazım. Ardından Vatan Partisi’nin seçim öncesi tutumu hakkında konuşan Perinçek “Olup biten şeyleri geride bıraktık. Şimdi önümüze bakma zamanı.” diyerek bir nevi Bursa için seçim startını verdi.

Anlaşılan o ki Perinçek, bu seçim Bursa’da iddialı olmak istiyor. Bu da demek oluyor ki İl başkanlığı, ilçe başkanlıkları ve gençlik kollarına büyük isorumluluk yükledi.

Her ne kadar görüşleri farklı da olsa üniter devlet ve vatanın bekasını kendine dert edinen tüm siyasi yelpazeye kulak vermenin hepimize bir şeyler katacağına inanıyorum.

Sayın Doğu Perinçek’i büyük bir hayranlıkla dinleyen ve onun izinden giden, Doğu Bey’in etrafında gördüğüm hedeflerine dört kolla sarılmış olan Türkiye Gençlik Birliği’nin Bursa üyelerini de bu güzel organizasyon için tebrik ediyor, önlerindeki siyasi hayatlarında başarılar diliyorum.