Bursa'da trafik sorunu var mı? Bu sorunun cevabını herkes farklı verebilir. Kimine göre trafik sorunu var, kimine göre yoktur.
Evden sadece ekmek almak için dışarı çıkan ve gün içerisinde canı sıkıldığı zaman balkonda oturan, ezan okunduğunda 50 metre ilerideki camiye giden kişilere göre trafik sorunu yoktur. Bursa'nın köylerinde oturan, yirmi günde bir öylesine çarşı-pazar yapmak için şehir merkezine gelen Ayşe teyzeye göre trafik sorunu yoktur. Evden çıkıp beş, on dakika yürüyerek şehrin doğu-batı istikametine ya da Emek yönüne giden tramvay hattı üzerinde işi olanlara göre trafik sorunu yoktur. Görükle'den çevre yoluna bağlanıp Balat'a ayrımına ya da Demirtaş, Millet Mahallesi, Barakfakih ve Kestel'e kadar devam edip çevre yolu çıkışlarını kullananlara göre trafik sorunu yoktur. Bursa'nın Osmangazi, Nilüfer ve Yıldırım ilçelerini bir kenara bırakalım; diğer tüm ilçelerin de trafik sorunu yoktur.
İstanbul gibi bir şehirde yıllarca yaşayıp Bursa'ya gelen bir kişi inanın "Siz buna trafik mi diyorsunuz?" diye sorar. Ya da tam tersi, Karabük'te yaşayan biri Bursa'ya gelse "Ne bu trafik Allah aşkına, nasıl yaşıyorsunuz burada?" dediğini duyarız. Öyleyse Bursa'da trafik sorunu nerede? Trafik sorunu var demek için ortalama 10 kilometrelik yolu kaç dakikada gitmemiz gerekiyor? Elbette bunun bir çalışması mutlaka vardır.
Her seçim öncesi "Trafik sorununu çözeceğiz" vaadiyle işe başlayanlar, bilmem kaç kilometre alternatif yol, kavşak, geçit yaptık ve sonrasında trafik sorununu çözdük diye bitirilen sözler... Bir sonraki seçim geliyor ve yine adayların "Trafik sorununu çözeceğiz" vaadinde bulunmaları... Bu nasıl bir çelişki? Hani geçen dönem çözülmüştü ya.
Neredeyse 4 milyon nüfusa sahip şehirde trafik sorununu çözmek ciddi çaba sarf etmek gerektiriyor. Sanayi kenti olan Bursa'da dağınık organize sanayi bölgelerinin konumları, çalışanları şehrin bir ucundan bir ucuna taşıma zorunluluğunu doğuruyor. Bilmem kaç milyon trafiğe kayıtlı aracın varlığı, okul ve iş servis araçlarının yanı sıra taksi ve toplu taşıma araçlarının hemen hemen aynı saatlerde hareket etmesi yoğunluğu kaçınılmaz hale getirmektedir. Bu bir gerçek ki otuz, kırk sene önceki Bursa yok artık. Yapılan onca alternatif yolda bile yoğunluklar gözle görülür hale geldi.
Peki ne yapılmalı? Toplu taşıma sistemlerine ek ilavelerle sıklıkları arttırılmalı ve bilet ücretlerinde indirime gidilerek kullanımı teşvik edilmelidir. Bu, özel araç kullanımını azaltacaktır. Düz yerleşim yerlerinde bisiklet yolları yapılmalıdır. Akıllı trafik lambası sistemine geçilmeli, yoğunluğa göre yanma süreleri otomatik olarak ayarlanmalıdır. Araç park alanları yeniden düzenlenmeli, cadde üzeri araç parkları yasaklanmalıdır. Trafik bilincine sahip bireyler yetiştirmek için her türlü kamu spotu kullanılmalıdır. En önemlisi de konut, iş ve alışveriş yerleşiminin dengeli bir dağılımı yapılmalıdır. Şehrin tüm büyük AVM'leri Nilüfer ve Osmangazi ilçelerinde olup Yıldırım'da olmayışı, insan ve araç hareketliliğini artırmaktadır.
Ayrıca "Büyükşehirde yaşamanın bir bedeli var" diyen zihniyet olduğu sürece bu trafik sorunu da çözülmez diye düşünüyorum.Sorunlarla yaşamayı kabullenmemiz mi isteniyor?
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
Mehmet Ali Akçaseven
Trafik sorunu var mı?
Bursa'da trafik sorunu var mı? Bu sorunun cevabını herkes farklı verebilir. Kimine göre trafik sorunu var, kimine göre yoktur.
Evden sadece ekmek almak için dışarı çıkan ve gün içerisinde canı sıkıldığı zaman balkonda oturan, ezan okunduğunda 50 metre ilerideki camiye giden kişilere göre trafik sorunu yoktur. Bursa'nın köylerinde oturan, yirmi günde bir öylesine çarşı-pazar yapmak için şehir merkezine gelen Ayşe teyzeye göre trafik sorunu yoktur. Evden çıkıp beş, on dakika yürüyerek şehrin doğu-batı istikametine ya da Emek yönüne giden tramvay hattı üzerinde işi olanlara göre trafik sorunu yoktur. Görükle'den çevre yoluna bağlanıp Balat'a ayrımına ya da Demirtaş, Millet Mahallesi, Barakfakih ve Kestel'e kadar devam edip çevre yolu çıkışlarını kullananlara göre trafik sorunu yoktur. Bursa'nın Osmangazi, Nilüfer ve Yıldırım ilçelerini bir kenara bırakalım; diğer tüm ilçelerin de trafik sorunu yoktur.
İstanbul gibi bir şehirde yıllarca yaşayıp Bursa'ya gelen bir kişi inanın "Siz buna trafik mi diyorsunuz?" diye sorar. Ya da tam tersi, Karabük'te yaşayan biri Bursa'ya gelse "Ne bu trafik Allah aşkına, nasıl yaşıyorsunuz burada?" dediğini duyarız. Öyleyse Bursa'da trafik sorunu nerede? Trafik sorunu var demek için ortalama 10 kilometrelik yolu kaç dakikada gitmemiz gerekiyor? Elbette bunun bir çalışması mutlaka vardır.
Her seçim öncesi "Trafik sorununu çözeceğiz" vaadiyle işe başlayanlar, bilmem kaç kilometre alternatif yol, kavşak, geçit yaptık ve sonrasında trafik sorununu çözdük diye bitirilen sözler... Bir sonraki seçim geliyor ve yine adayların "Trafik sorununu çözeceğiz" vaadinde bulunmaları... Bu nasıl bir çelişki? Hani geçen dönem çözülmüştü ya.
Neredeyse 4 milyon nüfusa sahip şehirde trafik sorununu çözmek ciddi çaba sarf etmek gerektiriyor. Sanayi kenti olan Bursa'da dağınık organize sanayi bölgelerinin konumları, çalışanları şehrin bir ucundan bir ucuna taşıma zorunluluğunu doğuruyor. Bilmem kaç milyon trafiğe kayıtlı aracın varlığı, okul ve iş servis araçlarının yanı sıra taksi ve toplu taşıma araçlarının hemen hemen aynı saatlerde hareket etmesi yoğunluğu kaçınılmaz hale getirmektedir. Bu bir gerçek ki otuz, kırk sene önceki Bursa yok artık. Yapılan onca alternatif yolda bile yoğunluklar gözle görülür hale geldi.
Peki ne yapılmalı? Toplu taşıma sistemlerine ek ilavelerle sıklıkları arttırılmalı ve bilet ücretlerinde indirime gidilerek kullanımı teşvik edilmelidir. Bu, özel araç kullanımını azaltacaktır. Düz yerleşim yerlerinde bisiklet yolları yapılmalıdır. Akıllı trafik lambası sistemine geçilmeli, yoğunluğa göre yanma süreleri otomatik olarak ayarlanmalıdır. Araç park alanları yeniden düzenlenmeli, cadde üzeri araç parkları yasaklanmalıdır. Trafik bilincine sahip bireyler yetiştirmek için her türlü kamu spotu kullanılmalıdır. En önemlisi de konut, iş ve alışveriş yerleşiminin dengeli bir dağılımı yapılmalıdır. Şehrin tüm büyük AVM'leri Nilüfer ve Osmangazi ilçelerinde olup Yıldırım'da olmayışı, insan ve araç hareketliliğini artırmaktadır.
Ayrıca "Büyükşehirde yaşamanın bir bedeli var" diyen zihniyet olduğu sürece bu trafik sorunu da çözülmez diye düşünüyorum.Sorunlarla yaşamayı kabullenmemiz mi isteniyor?